ORADAN BURAYA- CUMHURİYET 95 YAŞINDAkışlaklar can pazarı otlaklar el elinde tutsak imzalanmış ağaç yontularıyla girdiler anadoluya süngülermiş şafaklar doğurup durdu geceler postal sesleriyle bölündü uykular dirilen düşlere battı dipçik sıkılan yumruklara denk geldi namlular sis dağıtan yıldırımlar savruldu şahin beyden karayılana kara fatmadan nene hatuna zincirler gerildi payandalar yıkıldı üçüncü kıyamet koptu anadoluda kağnıların gıcırtısında doğurdu kadınlar çamurdan ve soğuktan çekip çıkarıp umudu eli kalem tutanların elinde çakaralmazlar mektup yazar gibi sürdüler namluya barutu noktası virgülüne canlarını dikip hudutta tüfekboyu çocuklarla omuz omuza telgraf tellerinde gözler kulaklar seste mehmedin ateşten kuyularda aldığı nefeste günler mevsimlerin koynunda öksüz cennet kokulu güzel yurdum anadolu çırpınıyordu umarsız bir kafeste bir sırrı dolaştırdı gönülden gönüle samsun amasya sivas erzurum böylece ankarada belli oldu son durum yana yana karanlıkları eritip bir aydınlık şafağa kavuştu anadulum dünden bugüne bin engeli aşıp sonunda bir kemale ulaşıp bütün dertlerle birlikte doydular doğan günün adını cumhuriyet koydular bir asra aşkla yürüdük içimizde bin asırlık umut büyütüp 28 ekim 18 ali rıfat arku istanbul |