Müzelik Düşüncesiz düşmeyin topuğunuz kırılmasın üstünüz kirlenmesin buyrun hanımefendi verin elinizi çekinmeyin çekmeyin elinizi toprak içinde olabilir üstüm başım kalbim temizdir verin elinizi çekinmeyin çekmeyin elinizi unuttuk zaten ala ala vermeyi… doktor bey polis bey daha önce mi ? tanımam ki kaldırımdan düştü şayet yaşarsa onu öpmeliyim ölürse kaldırımdan değil kalpten düşüp ölsün ! kaldırın artık müzelik düşünceyi… prens gelecek de öpecek diye öpülmeyi |
vermeyi…
oysa veren el alan üstündür değil mi
HAcı bektaş elini açık ytut,ilin açık tut,gönlünü açık tut der.Kültürel kimliğini gündelik çıkarların yel değirmenleri arasında her tür çekişmeye kurban veren bir nesil daha sonra bütün bunlar neden başımıza gelsi deme hakkını bulacak kadar yüzsüz olacak mı?
Sevdim iletinizi
Sağlıcakla kalınız