LEMMBir Dizek’in Dügâh perdesinde kırdım Sol’umun Anahtarı’nı Ki Itrî’nin parmaklarında Tiz bir inlemeydi Buselik ağrılarımız Ne Muhâyyer’di didelerimizde rakseden notalar Ne ki Mahûr bir sükûna Sermest serbest Râst gelebildi kırıklarımız Kırıntılayıp düşlerimizi Mâlûmâtfurûş bir masalın dibâcesine Gurbet kertiği tabanlı Yalın ayaklarımızla geçtik Absürd bir lisânla Bizi tarifleyen Adresleyen Her kelâmın üzerinden umarsızca Bir yanım Mukaddes Eski Ahit Kitabı’ndan devşirme Gomorra Bir yanım Lut’a bahşedilen Rabbî Bahçe Sodom Ki Arştan sayha sayfa yağan Hâr ve nâr sağanağına medetli Âkıbeti flû istikbâlimizin Beşik belleyip gözlerimin kuyusunu Eeleyip beledim hüzün yaşlarımı Kumul kavruk sahrâlar yürüyor Dilimin vâhâlarına Çakıl taşı kırıklığınca kelimeler Kesiyor kırbasını dudaklarımın Dilimde sürüngen ayak izi Kuyruğunu kafasına dayamış Ateş çemberinde debelenen akrebin Ah Yâr Gitmeseydin bu vakitlerde keşke Aylardan Ekim Gün bilmem ne Mevsim Güz İklim divâne Boyası akmış camlarımın tahta pervâzında Acemaşîrân iniltilerle sevişirken Mûnis mûtî yağmur Nobrân hoyrat rûzgâr Burnunun ucuna kadar çekmişken Kalın yün yorganını gece Rûyâlarımın başak saçlarını Müşfîk esmer parmaklarıyla tararken korkularım Gitmeseydin keşke Ki Ben Zırıl zırıl deliyim bu saatlerde Ki Ben mahbûb Ki Ben mahcûb Ki Ben meczûb Ki Ben Bilmezin biriyim kendini Ki ben mecnûn Ki ben maznûn Ki ben mahzûn |
Duygusal şiirinizi severek ve haz duyarak defalarca okudum...
Ne Mutlu TÜRKÜM diyene…
.................................. Saygı ve Selamlar.