KIRLANGIÇ ÇIĞLIĞI
KIRLANGIÇ ÇIĞLIĞI
Yaşamın girdabında dönüp dururken sensiz, Ne kadar çırpınsam da duymadın çığlığımı! İnsan çekip gider mi hem de böyle nedensiz? Kendi gerçeklerinden saymadın çığlığımı! Sen gökyüzüm olmuştun, bense masmavi dünya, Kanadım kırılırken fark etmedin acımı. Tersine dönüyordu, birden Hanya’yla Konya. Hep sende arıyordum dertlere ilacımı. Yaşamın kanununda kim kime yem olurmuş, Anlıyorduk zamanla haklı kimmiş, haksız kim? Kader bağı var ise, can cananı bulurmuş. Aratmadan yanında olanlarmış tek hekim. Yüce dağlar başında, aşkla dönerken başım, Baktığım her noktada seni gördüm inatla. Sevgin ile taçlandı aşktı ekmeğim aşım, Sana ulaşmak için uçtum kırık kanatla! Zaman akıp gitti bak, gün oldu devran döndü. Benimse dönüşüm yok çıktığım hiç bir yoldan. İçim hep dolu ateş, sanmasınlar ki söndü. Merhamet dilemedim aşkı bilmeyen kuldan. Elbet bir gün gelecek bitecek bütün elem, Bir kırlangıç çığlığı yankı olurken dilde. Dosteli hiç pes etmez, bilir bunu el alem. Umut eker büyütür her dem bir kızıl gülde. |
Dişilerine bağlılıklarıyla bilinirmiş bu kuşlar ve bu anlamda da şiirde kırlangıç tercih edilmesi çok da isabetli olmuş aslında.
Şiir çok güzeldi, emeklerinize sağlık özellikle de son mısralardaki umut ve yaşama tutunma.
Kutlarım.
İyi ki geldim ve iyi ki okudum şiirinizi.
Saygılarımla