o kördüğümün bekçisiyim ben yine anlattıklarım anlatamadıklarımın örtüsü ve şiirim artık sessiz bir gök gürültüsü...
o kördüğümün bekçisiyim ben yine ağlattıklarım ağlatamadıklarımın boş süsü ve yıkık bir şehrin yağmurları kadar hoş görüntüsü...
o yıkıntıların bekçisiyim ben yine yaşadıklarım yaşayamadıklarımın törpüsü hücrelerimdeki deprem çatırtılarının sert çöküntüsü...
çıkmıyor ağzımdan tek bir damla çöl yüreğimden okyanus parmaklarımdan buzul tırnaklarımdan dağ ayaklarımdan ağ ve ben o meşhur bilinmezin en bilindik yüzsüzü o bilindik meşhurun en bilinmeyen yüzü...
bırakın beni ben bıraktım zincirlerin arasına beni tutamıyorum ellerimi uzanamıyorum uykularımın çıkmaz sokaklarındaki bir bardak suya ne kadar güzel... karamsarlığın bu asır seçtiği kurban benim geçen her an benim için kızdırılmış bir parmaklık bırakın beni çıldırtan bir soğuğun ortasında kalmış bir avuç ateşim sanki doğum sancıları boğazımdan geçiyor dikenli tellere sarılı pişmanlığın zamanı geriye alamadığı bir katillik bir cellat çaresizliği bileklerimi sıkan keskin soğukluk gözlerimde donan damlalar enseme inmeye hazır bir bıçak için neler vermezdim saçlarımda yanan çığlıklar duyamıyorum bırakın be..n... anne..h..
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
su... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
su... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
nakış nakış örgüye hazır
kıvamında tatlı sert anlatımı
hoş bir paylaşım kutlarım
değerli şairi,