ELNe kadar çok yaşadıysam Uzağındaydım sabun köpüğü hayatların.. Çarptıkça nefesim nefesime Tertemiz dağ havası eserdi tenimde Asfaltlanmış yüreğime inat bileyip arzularımı en sert yerinden dokunmak istedikçe yaşama Sürüklendim çılgın bir rüzgarla okyanusa. Yakalandım mavinin yalanına derinlere dalınca. Dev dalgalar dokundukça bedenime sol yanımda büyüdü apansız sevda. Ipıslak imzaydı hüznüme yüzüme çarpan her damla. Yıkıntı halinde uzansa da; çocuksu tebessümlerimle çoğalttım Geleceğin düşünü aşkla... İçimde bir orman büyüttükçe büyüttü ayı. Uslu bir çocuk gibi ayak ucumda oynadı güneş Sonsuzluğun sonrasına ilişmiş yıldızları doldurdukça ceplerime. Sesinden öptüm akşamı... Sonra öğrendim ki; Kördüğüm attığım bütün bağlar kopmuş gitmiş elimden. En eski dost en iyi dost değilmiş ateşten sözler çözermiş suların dilini. Susarak erteledikçe kendini yanlış makasta ezermiş tren gövdeyi. Uzaktan/yakından gelse de içeriden açılırmış sıkıntının kilidi. İllaki bir ele ihtiyacın varsa tutacakmışsın kendi elini..! Ferdaca |
Biraz Gül'ce...
Biraz da gülümseten olsun hayat...
Tebrik ve sevgilerimle Ferda Hanım...
Nicelerine inşaAllah...