(4+4+4+4 duraklı hece vezniyle)


Bir rüya mı, hayâl midir, gönlüm için bu ziyâfet
Yaşadığım bu mutluluk,yoksa gerçek bir ân mıdır?
Bu, sevdâya sadâkatin mükâfâtı bir şetâret,
Feleğin bir hediyesi, bergüzâr-ı devrân mıdır?

Bir dilberin bezmindeyim; her derdimden bilir gibi,
Bir dilber ki, masalların diyarından gelir gibi...
Bir de tatlı dili var ki, her sohbeti şiir gibi,
Şakıyan bir bülbül mü bu, cânandan bir sühân mıdır?

Bu dem, sanki sevdâ üzre yazılmış aşk efsânesi;
Meclis: Hayyam rubâisi, ben sevdânın divânesi,
Sarhoş eden mey sevdaydı, leblerinden peymânesi,
Cânan sâki olmuş, bu dem; bir meclis-i rindân mıdır?

Her efkârdan âzâdeyim, muhabbetin hoş deminde.
Nice lezzet tadarak hep, sevdânın her kademinde
Bir yudumluk huzur bulmak, bu gam keder âleminde...
Bilmem, gönlün huşû ile coşması da bundan mıdır?

Bir bahçeye girmişim ki, her yerinde, köşe bucak
Ne goncalar, ne güller var, doyasıya koklanacak.
Bilmem, misk-i amber kokan bu âşiyan gibi kucak
Girdiğim bir gülistan mı, ya sîne-i cânân mıdır?

Ünal Beşkese
::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::...
muhabbet demi.......sevme zamanı, sevgiyle sohbet zamanı
şetâret....................:sevinç,neş’e
bergüzâr-ı devran..: kaderin armağanı
bir dilberin bezmi..: bir güzelin meclisi
Sühan..................... söz, laf
leblerden pemâne..: dudaklardan kadeh
meclis-i rindân.......: dünya işlerini boşlamış olanların, meclisi
efkârdan âzâde.....: düşüncelerden arınmış
kadem..................: adım
âşiyan..................: kuş yuvası
sîne-i cânân.........: sevgilinin sinesi