MAHCUBİYEThayatı katlayıp kaldırsam bir köşeye iyi bir günde çıkarıp sersem ufka yine mahcup bir mevsimi geziniyor yalnızlık çalışmadığım yerden imtihan ediyor beni aşk sevgilim korkuyorum yanından yarına giderken ellerimi ateşle yıkıyorum senden olmayan bulaşmasın diyerek düşten yara almış bir türküyü öpüyorum ağzının kenarından sendeki gülüşte tufandan bir çayıra uzanıyorum dinleniyorum bir depremin gölgesinde salınıp bir güzel ninniyle aklımın sınırında duvara diziyorlar şiirlerimi ahlak muhafızlarım tarıyorlar tek tek bütün dizelerimi savaş mağduru ölü şiirler diyarı bu yürek utanmayın diye kendinizden kendime ihanet ediyorum namuslu sözcüklerin aile fotoğraflarında işkenceci zaman ağır ağır bütün uzuvlarımı yaşlandırıyor unutuyorum bazen elinin nerede olduğunu ama unutmuyorum sıcaklığını saçlarının yağmur kokusunu getirip yüzüme armağan ettiği günden beri başladığımız noktaya ulaşacak yolculuk giderken üç şeyi götürmek isterdim yanımda gülüşün ellerindeki sıcaklık ve seni severken içimde çınar olup büyüyen mahcupluk 25/06/2018 ali rıfat arku istanbul |
Saygıyla...
E F T E L Y A...
(Akdenizi cebinde taşıyan kız... )