EVLAT ACISIBir ana, babanın en zor zamanı, Evladı toprağa verdiği andır. Kesilir dizinde bütün dermanı, Gönülden damlayan ah-ı figandır. Evlat acısına yürek dayanmaz. Kor düşse kalbe, bu kadar yanmaz. Gözyaşı sıcaktır, soğukta donmaz. Murada erenler; ehli bihandır. Nasılda gitmişti; buruk, vedasız. Duvara bakarlar sessiz, sedasız. Yaradan duyarmış; harfsiz, nidasız. Tek sığınacak yer; ulu divandır Feryadı sessizdir, kaldıramaz baş. Gözünde süzülür sicim gibi yaş. Teselli edemez hiçbir arkadaş. Hakka arzuhali; sabr-ı nihandır. Hüzün yağar sanki ruhsuz taşlara. Dünya sükut eder, döner kışlara. Hakim olunamaz akan yaşlara. Nasıl ağlanmasın; giden civandır. Gök kubbe yarılır, üstüne çöker. Gizliden gizliye derin ah!. Çeker. Rabbine sığınır, boynunu büker. İmtihanın yeri; dâr-ı cihandır. Sabri Koca *bihan: iyiler, iyi olanlar *nida: seslenme *nihan: gizli *civan: genç *dâr-ı cihan: dünya (Acıları tarif etmenin zorluğunu bile, bile; genç yaştaki evlatlarını toprağa veren ana, babaların duygularına tercüman olabilmek için yazılmıştır.) |
Kalemin susmasın
_________________________Selamlar