Bilmiyorum bugünlerde hiçbir şeyi...
" Biraz her telden havam var bu gece.... Kar istiyorum lapa lapa.. "
Yasakladıklarımı bağırmak istiyorum dünyaya, tutuyorum hem kendimi; hem bağırmak çektiklerimi. belki de her yanımdan taşan, yalnız benim taştığını bilmediklerimi. Susmayanlara, ısrarla konuşanlara inat; saklamaya çalıştıklarımı, korumak istiyorum; bir Padişah sandığında. en ürkütücü yarınlara koşmak belki. Bilmem ki.... Bütün yurdu fotoğraflamak istiyorum kare kare. Deklanşöre basan ellerim, halsiz kalana kadar; Bütün martıları, çiçekleri, böcekleri, insanları ve arkalarından koşan, telaşlı gölgeleri, her şeyi. Siluetimi, ağaran saçlarımı, yaşımı, kaşımı, başımı. Netlik umursamadan, kadrajı yamuk resimler çekmek istiyorum. Neden bilmem ki... Penceremin önünde seyre dalmak istiyorum yaprakları dökülmüş töngel ağaçlarını. Okuduğum bir hikaye geliyor aklıma son yaprak düşmüş mü diye kontrol ediyorum. Bu nedensizliklerin için de bile gülüyorum.. biraz gülen adam havam var bugün Nedendir hiç bilmem ki... Geçmişin kalıntılarını söküp çıkartasım var itinasız zamandan. Bir fırçayla günlerce süpürerek değil; öyle hoyratça aniden tutup çıkartasım var tarihi bu topraklardan. Beklemek mi istemiyorum acaba bilmem ki... Bütün renklere boyayasım var dünyayı. Desen desen ebrulara dönüştürsem bütün denizleri. tarayasım var bütün renkleri bir çırpıda. Acelem ne bilmem ki... Bütün iğrençliklere sövesim var, bağırasım, susasım. Bütün kötülüklerle baş edecek kudretim var bugün. Yarın baş edemem belki. Delilik dedikleri bumu bilmem ki.. İzmir kokan bir yanım var özlediklerimden bulaşan. Herşeye atlayasım var bugün, hiçbir şeyle ilgilenmemek de istiyorum aynı zamanda. Neden ki... Offf!! Ben bilmem ki... Yazasım var durmadan, virgül koymadan. Yarım kalmış yazıları, atasım var yırtmadan. Yenilerine başlamak, anlaşılmamak ama yazmak. Bir anlayan çıkar mı? Bilmem ki... Kesmek , dikmek istiyorum; hayatları kötü taraflarından. Birkaç nakil yapmak istiyorum özensiz. Beynimi çıkarmak istiyorum yerinden nedensiz. Düşünmek istemeyişimden olabilir mi ki her şeyi. Ah ahh! Bilmem ki... Olsun istiyorum biraz; Uçuk ama tutarlı cümlelerim, satırlarım dizelerim. Hariç ama çok da dahil her şeye. Biraz dalga geçesim var, yaşamla bir yanından. Biraz öğretesim var biraz öğrenesim kıssadan. Neden ki? Çocuk olmanın, genç kalmanın özleminden midir bilmem. Tırnağımı kopardığım, bilyeli arabadan; hıncımı alasım var delice. Yağmurda ıslanmak, karlarda yuvarlanmak istiyor canım, kuraklaşan evrene inat. İncir ağacından düşesim var, bir yerlerimi kırasım. Yaşlandım ondan mı ki... Güleç, şen ve meraklı. İlgili olasım var, biraz ilgisiz her dalına sanatın. Biraz küsesim var kaleme, deftere, boyalara, tinere. Ha birde şu kırık paletime. Çizmesem geçer mi ki.. Kelimelerle oyun oynamak isteğim var delice. Janım, jijim, jım, jim diyesim var insanlara nedendir bilmem. İtiraz edesim var; sevgi jimrisi dünya düzenine. Kırasım var zinjirlerini bağlanmışlıkların. Kırabilir miyim ki... Bildiğim herşeyi sayfa sayfa; dökmek isteğim var ortalığa. Gözlerini açasım var sorunları gözardı edenlerin, bir kibrit çöpüyle de olsa. Anlatasım var, bağırasım; farkında olmanın önemini. Ben farkında mıyım ki.. Gezeyim istiyorum, Elimdeki makineyle; bütün sokaklarını, çekeyim istiyorum İstanbul’un. Tarihi koklayayım yaka yaka dolaşıp her yanını. Zamanın bir yerinde bir martı değsin istiyorum rüzgara. Açsam kollarımı uçsam diyorum, şehri İstanbul’un semalarında. Denesem uçabilir miyim ki.. Ağır, ılımlı, sevecen. Yüklenmişliklerimle yaşamayı öğrenesim var; yarınların kapısının olmadığını bilesim. Biraz olgun havam var, akıcı dilim. Dünyaya başka bakan gözlerim var, yaşanmışlıklardan sonra. Bilmem ne korkutan beni? Hayatı taşıyamamak mı ki... Biraz ben havam var ; karamsarlık geçici. Kalıcı yaralarım var, kabukları yeni. Biraz sevmemek var sevdiğin bir şeyleri. Biraz susmak, kar dilenirken yaratandan. Değecek kadar beyazı yüreğime, örtecek kadar bu karamsarlığın rengini... Hem de mayısın sonunda.. Yağar mı? Bilmem ki... 26.05.2008 |