züleyha
beni, sessiz sedasız sevebilir misin?
açığa çıkmadan gizli yaralar kabuk bağladığı bilinmeden yağmurun toprağı öptüğü, ıslak kanatlı kuşların cıvıldadığı ve buğulanması kirpiklerin, yürek vuruşlarıyla, boğulmadan hıçkırıklara sevebilir misin? tomurcuğa özlem duyan, çiçek gibi… züleyha gibi, bekler misin beni? uzakta bizden , çok uzakta ait olmak istediğimiz yerler gönüllere umut yağar, ama, inerken gökyüzünden, yağmurlar da inler züleyha; herkese yazılmaz öyle her şiir yağmurlar gibi dökülür avuçlara, pırlantalar, gerçi hüzünlüdür sözlerim kalbim öyle deyir aşkla yoğrulmuş bir şiir, bir yanardağ ateşidir, züleyha çünkü; içten kopar derin fırtınalar. züleyha; sevginin diliyle konuşan bir yürek gönlündeki damlayı çevirir deryaya dil ve gönül arasında çekilen kürek güçlü bir sevda olur götürür Mevla’ya *** yusuferdoğan |