NE YAPIYORUZ? NEREYE GİDİYORUZ?

Morfin yiyince uyuşur ya hasta
Bizim kültürümüz, dinimiz, ruhumuz oldu mevta
Bu sebeplerden olmuşuz hepimiz hasta
Herkes bilmediği, muzır bir hayatı yaşamakta
Ahir zamanda nerdeyse, olmayan yok şokta

Fe eyne tezhebun
Günde kaç defa içinde bulunduğumuz anı düşünüyoruz?
Ne yaptık?
Ne yapmadık?
Neye güldük?
Neye, niye ağladık?
Neyden kaçtık?
Kime koştuk?
Neyi aradık, arıyoruz?
Neyi bulduk?
Gerçek ne?
Yalan ne?
Hakk, hakikat ne?
Batıl ne?
Ebedi ne?
Fani ne?

Doğru bildiğimiz yanlışlar
Yanlış bildiğimiz doğrular
Neyi biliyoruz?
Neleri bilmiyoruz, bilemiyoruz?
Neye körüz?
Niçin sağırız?
Nasıl görmeliyiz?
Niçin duymalıyız?
Nasıl gitmeliyiz?
Bulmak, varmak, olmak için ne yapmalıyız?

Bildiğimizi ne kadar biliyoruz?
Bilmediğimizin ne kadar şuurundayız?
Bilmediğini de bilmeyenlerden miyiz?
Bildiğini sananlardan mıyız?
Kendi doğrularımıza taassupla mı bağlıyız?
Vazgeçilmez doğrularımız belki de yanlış olamaz mı?
Yanlış anladığımız, eksik bildiğimiz gerçekler olamaz mı?
Zehirli bal hükmünde olan, sahte bir düzenin içinde olamaz mıyız?

Gerçek özgürlük mü?
Nefse hürriyet mi?
Düşünce mi?
Vakit öldürme mi?
Aradığımız, oyalandığımız ne?

Gidişat nereye?
Varış, vuslat nereye, neye?
Asıl gaye ne?
Dava ne?
Yol, tarik ne?
İstenen ne?
Yapılan ne?
Fark ne?
Farkındalık ne?
Duymak ne?
Kavramak ne?

Fark etmeli insan
Çünkü kaybetmeyince değerini bilmiyor insan
Verilen sonsuz nimetlerin
Yaşadığı her lahzanın
Aldığı her nefesin
Baktığı her bakışın
Duyduğu her sesin
Konuştuğu her kelimenin
Yediği, hazmedebildiği her lokmanın
Hareket ettirdiği her azasının
Düşünebildiği her kavramın
Eksiğini, noksanı değil
Başkasında olmayışını,
Başkasından üstün olabileceğini
Fark etmeli, düşünmeli insan
Fark etmeli ki şükür edebilmeli