…Şehit Fırat Çakıroğlu’na rahmetle….

Fırat coşkun akarken damarından kan gitti
İdrâkin sükûtunda canımızdan can gitti

Kopuzun teli koptu, yara aldı umutlar
Ege semalarında kan yaş döktü bulutlar

Ömrünün baharında sonsuzluğa göçtün sen
Şehadet şerbetini iştiyakla içtin sen

Elif gibi endamın bayrağa gönder oldu
Efe yiğitliğiyle mazluma önder oldu

Bayrağın gölgesinde uyu yiğit, er oğlu!...
Nasıl kıydın fidana kanı bozuk şer oğlu!...

Fırat’ın can suyuna nefreti buladınız
Gülün boynunu vurup dikeni suladınız

Menzil uzak olsa da koşmak düşer kır ata
Kim perçin vurabilir coşkun akan Fırat’a?

İhanet mihrakları, artık sabırlar taştı!...
Kangren oldu idrâkler, Fırat’a kan bulaştı

Yüreğimiz muhtaçtır Türk-İslâm nakışına
Kimse engel olamaz Fırat’ın akışına

Gül yüzlü vatan için ödendi ne diyetler
Hedefine varamaz karanlık zihniyetler

Ölümü Kevser diye içer Yusuf yüzlüler…
Vatan için canından geçer Yusuf yüzlüler…

Serdengeçti yiğitler omzunda tabut tutar
Kandil’in köpekleri elinde çaput tutar

El ikbal peşindeyken kara kışlar gördük biz
Eşkıyanın izini senelerce sürdük biz

Yurduma göz dikenin defterleri dürülür
Huzura kast edenin hesapları görülür

Vatanı bölmek için kurulmuş bin bir loca
Yürekler yangın yeri, vicdan edilmiş boca

Bölücü şeytan basma, milletin damarına!...
Cümle âlem şahittir ceddimin şamarına…

Zalimin yüreği yok, kurar mazluma pusu
Yurt için can verenler, bu toprağın tapusu


M. NİHAT MALKOÇ