PEZEVENK!
Zümrütten Taht, yakuttan Taç, Unvan, Paye, Şan, Mevki
ve paha biçilmez kaçak sarayı, yüzlerce korumaları olsa da... Adları sanları silinip unutulup gideceklerdir. Kimilerinin Sonları ise hayal bile edemedikleri kadar korkunç olmuştur! Oysa onurlarıyla yaşayıp onurlarıyla ölen ve ardında hiç silinmeyen izler bırakan yurtsever aydın yazar şair edebiyatçılar asla unutulmayacaklardır. Ve hayatta hiç bir güç bu muhteşem insanların duygularına düşüncelerine ve eylemlerine set çekemez. Dillerine kilit kollarına kelepçe ayaklarına pranga vuramaz!.. AMERİKA BAŞKA ÜLKELERDEKİ İŞLERİNİ HANGİ PEZEVENKLERİN MARİFETİYLE TEZGAHLIYOR? İlhan SELÇUK’un dava konusu olan yazılarından biri de: “Amerika başka ülkelerdeki işlerini hangi pezevenklerin marifetiyle tezgahlıyor? ” yazısı idi. PEZEVENK NE DEMEK? Bu kelimenin sözlüklerde çeşitli tanımları var. Ama en ilginç tarifini Aşık Erbabi yapıyor: Pezevengin, dünya ahvalinden haberi yoktur. Sohbeti din ile açar. Komşusu aç iken kendisi toktur. Herkesin kabına çeşmesi akmaz. Erkek sinekleri hareme sokmaz. Fakir komşusunun yüzüne bakmaz, selamsız sabahsız geçer pezevenk... Sanırsın Allah’la akde oturmuş, cennete giderken macun götürmüş, hurileri dizip işi bitirmiş...Aydınlığa düşman yobazın dölü, hu çekerken şişmiş ağzında dili, memleket bunlarla dolu, durmadan zehrini saçar pezevenk! |
yüreğin var olsun kalemin bitimsiz olsun kocaman yürekli devrimci canım ablacığım selam ve saygılarımla ellerinizden öpüyorum...