Kötülük etmeden pişman olmanın en iyi şekli, iyilik etmektir. bretonne
Şaban Aktaş (Homerotik)
Şaban Aktaş (Homerotik)

AKILLI KARINCALAR

Yorum

AKILLI KARINCALAR

1

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

1547

Okunma

AKILLI KARINCALAR

AKILLI KARINCALAR



Yolda belde yürürken
Daha önce görmediği
Bilmediği bir nesne
İnsanın eline geçse,
Neyin nesi, kimin fesi
Yenilir mi, içilir mi
Kesilir mi, biçilir mi
Peşpeşe sorular
Ardı arkası kesilmez
Yanıtını buluncaya kadar...

Fakat karıncalar
Bizden daha değişik
Beyinlerinde saklı
Milyonlarca senelik
Bilgi birikimi; genetik?!

Dünyaya geleli
Daha kaç yıl oldu
Bu karıncalar, minik;
Hepsi yeni nesil,
Oysa kırk elli senedir
Her yer beton bu kentte
Yollar asfalt, kaldırımlar taş
Karıncaya toprak
Yiyeceği tohum
Dal yaprak kalmadı arkadaş;
Bağ bahçe tükendi,
Fakat karıncalar yine de bilincinde
Kabak çekirdeğininin
yenilebileceğinin!

Farkında olmadan
Kim döktüyse çekirdekleri yolllara
Sanki sadaka vermiş onlara!
Taşımışlar elbirliğiyle yuvalarının ağzına kadar,
Gel gör ki yuvanın ağzı dar,
Haydi bakalım kolları sıvayın
Yağmur yağıp sel basmadan
Açın tünelleri,
Daracık geçitlerden
Kocaman çekirdekler nasıl yuvaya sığar,
Yiyecek dışarıda kalmaz
Öyle çalışkan akıllı karıncalar, aklın almaz!

Şaban AKTAŞ
23.03.2018 - 10.47

Fotoğraf: Şaban AKTAŞ

SATRANÇ

Siyah beyaz kareler
piyonlar, atlar, filler
şah, vezir, kaleler,
bir maç başlar ki
kıran kırana
deme gitsin
savaşmaktan farksız
geriye çarksız
en küçük hata
tokat gibi iner surata
düşünme gücünü
derin kullanamayan
hükmen mağlup;
sahayı terketsin!

Acıdır kan kaybetmek,
savaşmak sanattır
ustalık ister
karşıda düşmanın
yapacağını kestirmek
tuzağa düşürüp,
çevirip kıstırmak
kişneyen atları
susturmak gerek!

Atlar, uçarcasına atlar
düşmanın beyninde patlar,
fillerin hortumu uzun
uzun menzilli
obüsleri ordumuzun!

Şah ile vezir
piyade yoksa rezil
kale dört yana gider
kalesi düşen
gücünü kaybeder!

Anaya babaya öğüt
çocuğunu
saranç ile eğit;
cübbeli ne anlar
düşman ile savaştan
o gafil ve sefil
uyusun uyutsun
badem şekeri yesin
çay demlesin
çocuk bademlesin(!)

Şaban AKTAŞ
22.03.2018


EKİNOKS

Günaydın canım,
Yenigün’ün ilk ışığıyla
Gel yanıma,
Seni soluma alayım
Senin ile şiirce mutlu
Dünden bugüne
Bugünden yarına
Sevgi ile dolu
Hep umutlu kalayım...

Bugün 21 Mart,
Gün ışığı Ekvatora dik,
Gecesi gündüzüne denk
Renkli bir dünya var,
Böyle bir günde çiçek açtı
Bahçede limon, dalda erik
Turunç, portakal ağacı
Her yanda bahar
Eksilmiyor dünyamızdan
Yine de hep var acı?!

Kır bayır bağlar
Mis gibi çiçek kokusu
İnişi yokuşu
Yemyeşil çiçeklendi
"Al baharlı mavi dağlar
Yârim gurbetelde ağlar"

Dünya şiir günü bugün
İşte büyük ustam
Âşık Veysel Şatıroğlu
Gönül gözü açık
Sivas’lı büyük Ozan,
İlkbahar ile tam
Yirmi Bir Mart’ta,
Kırkbeş yıl önce
Bugün ayrıldı aramızdan,
Onun için dostlar
Sivas deyince
Aklıma düştü birden
Alev alev
Yandı tutuştu Madımak,
Sağ yanım bahar
Sol yanım hazan!

Dünyanın şu haline bak;
Fani ile cani;
Sivas’ta yakılan
Küle dönen
Otuzyedi can,
Uçup gitti mi turnalar gibi
Katar katar
Göçüp gittiler mi bu diyardan,
Nereye hani;
Türk’üm diyen
Türkü söyleyen canı
Benzin döküp kibrit çakar
Yakar mı insan insanı?!

O canlar ki
Hepsi Anadolu’dan
Saz çalıp
Türkü söyleyen
Şiir yazan
D/ili d/il yapan ozanı;
Yürekleri temiz
Pırıl pırıl
Aydın insanlardı?!?!

Aramızda dolaşan
Bir o kadar da pis;
Her mikrobu aşan
Varlığını yokeden
Tümör gibi habis,
Karanlıkta uçuşan
Kan emici vampir
Yarasalar da var;
Öyle olmasalar
Can dediğin cam mı
Bostan mı
Hıyar mı yoksa;
İnsan olan insan
Birazcık ak’lı
Kuş kadar bey’ni olsa
Kıyar mı cana,
Annene babana
Dayına, amcana
Teyze, yenge, halana
Sana, bana Semiramis?!

Şaban Aktaş
21.03.2018 - 10.26

(
) Aşık Veysel Şatıroğlu


HİÇ DEME BANA!

Bende sabır olsa roman yazardım
Niçin şair oldum, sorsan bir bana
Hızlı düşünürüm, hızlı yazarım
"Düşünme o kadar!" hiç deme bana!

Saniyeler benim için kıymetli
Bunu anlamayan çok şey kaybetti
Aptallar yalnızca güldü seyretti
Para, pul, mal, mülkmüş, hiç deme bana!

Boşuna dememiş şu sözü diyen;
"Gölge etme, başka ihsan eylemem!"
Boş lâkırtıya hiç mi hiç gelemem
Hacı Leylek isen, hiç deme bana!

Varım yoğum düşünceden ibaret
Düşünmek tefekkür, Hak’ça ibadet
Gerçek âlim anlar beni nihayet
Gailesiz isen, hiç deme bana!

İyi güzel işler ehilden gelir
Her türlü kötülük cahilden gelir
Sanma çıplak gezen, sahilden gelir
Sapık beynin ise, hiç deme bana!

Aklın var fikrin var(!) fakat beynin yok
Kendin beğenmişsin başka deyim yok
Adam olmaya hiç hiç mi meylin yok
İpsizin tekiysen, hiç deme bana!

Dur, öyle zıplayıp hemen hoplama
Sormazlar mı sana, hani diploma
Herkesin bir aklı fikri var ama
Din ile soyduysan, hiç deme bana!

Aktaş çok dertlisin, yaz yaz bitmiyor
Yalnız yazdıkların para etmiyor
Paran varsa kitaplara yetmiyor
Okumamış isen, hiç deme bana!

Şaban Aktaş
21.03.2018 - 22. 28





GÜZEL ANTALYA’M

Dalların hem çiçek hem meyvesi var
Her yeri mis gibi kokular sardı
Bağlar çiçeklendi ham meyvası var
Dört mevsim bahardır Güzel Antalyam!

Dağlar çayır çimen yeşil yosundan
Uyandı karınca kış uykusundan
Ben de daldım çıktım âşk der/yasından
Beydağında kardır Güzel Antalyam

Denizin kıyısı köpüklü dalga
Salkımsaçak mor salkımlı akasya
Bu güzellik yalnız buraya has ya
Bambaşka bir yerdir güzel Antalya’m

Şaban Aktaş
22.03.2018




AŞK ALIR ELİNDEN SENİ HER DERDİN!

Kimse elin günün yok mu demesin
Ardında ben varım aşk ile senin
Yeter ki Rab gücün esirgemesin
Aşk alır elinden seni her derdin!

Uçtum gördüm gökte nice âlemi
Aşk iledir Rab’bin kula selâmı
Cahile anlatamazsın kelâmı
Aşk alır elinden seni her derdin!

Rabbin senin can içinde canandır
Gökte ateş alev alev yanandır
Pervanedir ateşine dönendir
Aşk alır elinden seni her derdin!

Gönlümün deryasına sahil oldum
Erenler dergâhına dahil oldum
Aşk ile her murada nail oldum
Aşk alır elinden seni her derdin!

Aşk aldı elinden beni her derdin!

Nankör hacı ile hocaya düşme
Deden sanıp türlü acıyla pişme
Yanıp yanıp cehennemde tutuşma
Aşk alır elinden seni her derdin!

Bak mübarek bir kandil gecesidir
Gün senin ay göklerin ecesidir
Ay/dınlık yol belli a,be,cesidir
Aşk alır elinden seni her derdin!

Şaban AKTAŞ
22.03.2018 - 19.23


MAVİ GÖL ACILARI

Dıştan baksan her şey sana hoş gelir
Gör içimi gözden kanlı yaş gelir
Bir kötünün eline düşmeye gör
Ayık giden evine ayyaş gelir

Uzaktan bakınca bir Yeşilada
Ne acılar çektim bilsen burada
Gülüm gitti her iş bindi inada
Yârden ayrı düşen eli boş gelir

Ayrılıkla hasret çeken dile dön
Eğirdir’de güller açan göle dön
Sultan Dağlarından esen yele dön
Salkımsöğüt saçın yele hoş gelir

Taştan taşa sekip giden sen miydin
Bir kızkuşu uçarken giden miydin
Kuş görünce seni sanan ben miydim
Her şey hâyâl oldu gerçek düş gelir

Yine ateş düştü gönlüm nârdadır
Benim acım bitmez yürek dardadır
Gül nerede ise bülbül or’dadır
Yâden ayrı dünya bana boş gelir

Mavi Göl kıyısında bir liman var
Gülüm sende ne din ne de iman var
Beni öldürmeye çok mu zaman var
Ay doğarken gün ışığı loş gelir

Haziran sonuydu kaçtım adaya
Gelsen alır idim seni odaya
Gündüz güne baktım gecede aya
Günler aylar sensiz bana boş gelir

Ay Güzelim Sevda Selim ner’desin
Yaş gözümde sanki siyah perdesin
Senden başka bir aşk kâlbe girmesin
Aşksız dünya inan ki bomboş gelir...

Şaban AKTAŞ
22.03.2018 - 18.19





AHVALİ BEŞER

Tanrım zalim ele düşmesin beşer
İyileri koru, kötü kulundan
Aklı ermez kulun şaşar mı şaşar
Ayırma sen bizi doğru yolundan!

Zalimin elinde topu tüfeği
Fırlatırlar yerden gökten füzeyi
Nasıl da yaktılar mazlum ülkeyi
Ayrılma gerçekle bilim yolundan!

Dün Çanakkale’ydi bugünse Irak
Emperyalist düşman; işgaline bak
Petrol için milyon can yaktı alçak
Geçilmez oldu çöl kanlı gölünden!

Sanki çölün çıngıraklı yılanı
Bastırıyor yaygarayı yalanı
Vurdukça vuruyor çölde talanı
Az mı çekti millet kâhpe dölünden?!

Hakkın yolundaysan yoksa bir hatan
Koru toprağını namustur vatan
Her karış toprakta nabzındır atan
Kaptırma bu cennet yurdu elinden!

Eşkiya dağlarda kaçak bulunmaz
Düşmana er durup uşak olunmaz
Kahraman ceddime düşek vurulmaz
Ayrılma vatanla millet yolundan!

Günlerden Regaip Kandil gecesi
Kan dilden eksilmez kanar hecesi
Dolar Avro dolu bak çekmecesi
Satılmışlar çıkmış aklın yolundan?!

Doldurur cebine olan haramı
Ç/aldılar cebimden kalan paramı
Gel gör eşkiyayı başta harami
Sapıttılar dini Hak’kın yolundan!

Su uyur düşmanlar asla uyumaz
İşbirlikçi gafil uyur ayılmaz
Vatan için düşen öldü sayılmaz
Sakın bayrağını düşman elinden!

Aktaş’ın dilinde ahval-i beşer
Kılıçlar süngüler bağrını deşer
Türk olan düşmana esir mi düşer
Dönme bağımsızlık millet yolundan!

Şaban AKTAŞ
22.03.2018- 13.55






SÜSEN GÜLLERİ

Bilseydim o zaman bu kadar cansın
Bırakır mıydım ben seni ellere
Maziye baktıkça yansın da/yansın
Küle döndü ömrüm uçtum yellere

Şimdi başbaşayız hoştur günümüz
Değmesin nazarlar eştir gönlümüz
Eğmeden kaşını güler yüzümüz
Bak gönülden açan süsen güllere

Katrandan olur mu olmaz mı’ş’eker
Her insan aslıyla nesline çeker
Düşersen kötüye ömrünü yakar
Kapılıp gidersin selden sellere

Dert çile mevlâdan hak ise bize
Çekmeden mutluluk yok ikimize
Bak işte nihayet geldik diz dize
El ele yan yana düştük yollara

Geldi geçti ömür bitti yaz bahar
Ömür bir yıl gibi iki bahar var
Kanıyor mazide derin yaralar
İkinci baharda döndük güllere

Yuvayı yapan bir dişi kuş imiş
İşi bilen eşin taşı aş imiş
Kötünün elinde bahar kış imiş
Yazık oldu sensiz geçen yıllara

Mutluyum halimden şükür günüme
Kar yağmıyor artık sıcak tenime
Gülerim ağlarım kendi kendime
Kurban olsun bu can tatlı dillere

Susar isem kimler doğru lâf etsin
Eğilmem namerde ne insaf etsin
Kusurum var ise Tanrım affetsin
Savruldum elinde yelden yellere

İnatçı keçiler nâkıs mı nâkıs
Geviş getirirken çürüdü sakız
Aktaş bugün varız yarınsa yokuz
Yağdıkça rahmetin döndün göllere

Şaban AKTAŞ
22.01.2018 - 11.18

YOLA DÜŞTÜM YOL KAPALI

Yola düştüm yol kapalı
Sana varmak mümkün değil
Her şeyim baştan hatalı
Yüküm senin yükün değil

Taşıyamam yâr ben seni
Bir taşıyan bul sen seni
Sevmiş idiysen de beni
Bundan öte mümkün değil

Ah analar ah bacılar
İnsan ak’lını bocalar;
Akıl verse de hocalar
Ak’lım cüzdür, yekün değil

Mor dağlara karlar yağdı
Ak’lım o yollarda kaldı
Su samuru suya daldı
Kürkü senin kürkün değil

Türküm senin türkün değil

Günlerine gün ekleme
Gelir diye hiç bekleme
Deme bu ne hâl, tekme ne
Çok güzelsin, çirkin değil

Güzeli seven çok olur
Hasreti kâlbe ok olur
Ömürdür bir gün yok olur
Ayrılık hiç tekin değil

Gelin almadan tacıyla
Yaşanır mı bu acıyla
Dinmek bilmeyen sancıyla
Ölüm senin korkun değil

Aktaş’ım çok güzel gördüm
Sende kaldı gözüm gönlüm
Kötü dersem kopsun dilim
Yolu terkim terkin değil

Şaban Aktaş
21.03.2018 - 16.15

AYNA


Değerli şair dost; sayın Abdülkadir Budak’a..


Sanki yüreğimde ayna var
Bakar bakmaz nesneye
Düşten düşe
İçten dışa yansıyan
Yürekten dile düşen
O aynanın ışığı;
Şair âşık, şiir ise ışık...

Söyleyin dostlar
Var mı sizce bir yanlışlık,
Bence yok
Belki sırf bu yüzden
Şairin biri
’’Ayna Sandım Şiiri’’ demiştir
Adı Abdülkadir desem
Soyadını kim bilir?!

Şaban AKTAŞ
21.03.2018

HATIRAN MAZİDE KALDI

Ellerinden tutup seni
Sevip okşasam enseni
Öpmeye kıyamam seni
Hatıran mazide kadı

Yüzünde güzide bahar
Gözün güneş gibi şavkar
Kâlbimde aşk şaha kalkar
Hatıran mazide kaldı

Ay buluta girdi çıktı
Hasretin kâlbimi yıktı
Sandım ki bir kurşun sıktı
Hatıran mazide kaldı

Yüzüme bir baktın gittin
Yüreğimi yaktın gittin
Batıkkent’te battın gittin
Hatıran mazide kaldı

Gül yüzünden bir ay doğdu
Işıdı suları boğdu
Aylar geçti yıllar doldu
Hatıran mazide kaldı

Aşk ile yanınca özüm
Arşa çıktı gönül gözüm
Başka gözde yok ki gözüm
Hatıran mazide kaldı

Şaban AKTAŞ
20.03.2018 - 23.45

Paylaş:
3 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Akıllı karıncalar Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Akıllı karıncalar şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AKILLI KARINCALAR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
sinan toraman
sinan toraman, @sinantoraman
23.3.2018 19:52:58
Bu kadar şiiri kaç günde yazdınız bilemiyorum.
Fakat hepsi de güzel.
Ben sizin bu verimli çalışmanızı tebrik ediyorum.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL