EY DELİ GÖNÜL
Gamlanma boşuna,olma mahzun ey deli gönül
Farz-ı muhal bir düş için,etme ömrünü hebâ Nisyan için mi,çektiğin bunca yıl cevr-ü cefâ Etme kendini feda,gördün mü hiç mihr ü vefa. Acep ne olacak bilmem ki,bu derd-i derûnum Tabip gelse bulunmaz çare,hâl-i perîşânım Yürek pare pare oldu,gönül nar-ı sûzânım Bu ateş nasıl küle dönecek,ey dertli gönül Feryat etme,her lâhza figân etsen neye yarar Kaldı mı sende bî-mecal,yok bende sabr-ü karar Edersen ahüzâr,can-ı cânâna olur zarar Yeter artık uslansana,vazgeç ey deli gönül. AYLA CERMEN TÜFEKÇİ / 14.02.2018 (Osmanlıca şiir denemesi) Farz-ı muhal:Olmayacak, gerçekleşmeyecek bir şeyi olacakmış, gerçekleşecekmiş gibi düşünerek,var sayalım ki. Hebâ:Hiçbir işe yaramadan yok olma,boşa gitme. Nisyan:Unutma,unutuş Cevr-i cefâ:Haksızlık,ezâ zulüm Mihr-ü vefa:Sevgiye vefa Derd-i derun:İç dert,iç derdi. Hâl-i perîşânım:Perişan halim Pare pare:Parça parça Bi-mecal:Dermensız,takatsız Lâhza:Zamanın bölünemeyecek kadar kısa bir parçası,an Nar-ı sûzânım:Yanan ateşim Sabr-ü karar:Kararlı bir şekilde gizleyecek sabır Ahüzâr:Ah çekip inleme |