MAVİYE YOLCULUK
iki yavrulu ahu besledim kafesimde
zamansız sandığım zamanın inatçı telaşıyla sokuldu narindi masumdu ve göğüs kafesinden güneşi sundu geceme içime düştü gözleri savruldu tüm karanlıklar savruldu güneydoğu’nun mor dağları koynunda umutlar getirmişti uzak diyarlardan eğildi toros eğildi gökyüzü sevda yolcusuna eyy bizi eteğinde saklayan dağlar aç mor göğsünü menekşeler koklat maviye yolculuk var... yılmaz YANARDAĞ 18 / 05 / 2008 |