SAHİLDE KIŞBugün sahiller iyiden iyiye boş. Kara kıştan haber var havada. Kara bulutlar öbek öbek... Yağmur ha geldi, ha gelecek! Balıkçılarda bir telaş, bir telaş... Oradan oraya bir koşturmaca... İşte! Düştü bile havadan ilk damla... Lodos ise başka bir âlem... Hırçın mı hırçın! Sanki ikimiz düşman kardeşleriz Çarpıyor ha bire suratıma suratıma! Kim bilir? Belki de kızıyordur yalnızlığıma. Ha! Yalnızlık dedim de Birden sen geliverdin aklıma... Sahi, çok kar yağdı mı? Havalar nasıl sizin oralarda? Yüreğin ısıtıyor mu bedenini? Bacalardan çıkan kara dumanlar Kar üzerine çiziyor mu resmini? Sen de buralarımı soruyorsun? Hiç sorma yavrucuğum! Bırakıp gittiğin gibi... Ama benim yüreğimi soruyorsan… İşte o... çok acayip yanıyor! Nasıl tarif etsem ki? Rüzgârın suratımı yaktığı gibi... Yıldırımın insanı çarptığı gibi... Akkor alevin içime aktığı gibi bir şey... Ha, bu arada Denizin üstü iyiden iyiye kararıp çöktü, Şimşek şimşeğe kavuşuyor! Belli ki birazdan kopacak kızılca kıyamet, Kopacak sahilde fırtına… Zaten bir ben kaldım burada Fırtına öncesi, birkaç da karga... Olsun! Severim boş sahilleri; Boş sahillerde serserice yürümeyi! Lakin gözlerim buğulandı yine. Anlaşıldı, onlarda boşanacaklar... Şöyle uzaklara bari bakayım. Bakayım ki, yüreğimin ateşi O karlı ak dağlara aksın! Fakat boşuna heveslenme yüreğim; O ak dağlar da görünmez olmuşlar! Belli ki oralarda da yağıyor yağmur, Oralarda da yağıyor kar! Burada da yağmur taneleri Dans etmeye başladılar etrafımda. Demek ki dökecek birazdan buraya da… Baksana, öğlen vakti, sanki oldu akşam! Kara bulutlar uçuşuyor, Her yer zifiri zindan! Ah, yavrucuğum, ah! Bilirsin sahillerin yağmurlarını… Hemen kaçmalıyım buradan Duygularıma Yağmur damlaları karışmadan! 16 Şubat 2018 MUSTAFA YÜKSEL |
Tebrikler.