KÖYDEN MEKTUP – 3
Var mısıñız gavilleşip bu sene
Bizim köyde buluşalım arkıdeş. İlmek ilmek hatırdeki desene Yâreñniğe buleşelim arkıdeş. Hasıradı anamızıñ gucağı Durup duru bubamızıñ ocağı Dığan, hapaz, haranı, sac, sâcâğı… Da ne olsun yerleşelim arkıdeş. Değil miyiz memleketiñ âşığı? Bir bir yansıñ haneleriñ ışığı Sallayalım tanaşına gaşığı Sofralara doluşalım arkıdeş. Hayatlardan ufuklara bakalım Guşluk vakdi çoveşliğe çıkalım Çokeşelim yılgıñlığı yıkalım Damardını doleşelim arkıdeş. İşimiz çok astığımız elekle Endirelim dovalarla, dilekle Çayırlarda şu gırannık felekle Gıyasıya güleşelim arkıdeş. Keyfi gelsiñ davıllarıñ, zurnanıñ Derdi diñsiñ gökyüzünde durnanıñ Mıñarlarda gürül gürül gurnanıñ Neşesiyle gülüşelim arkıdeş. Tüttürelim bacamızdan ümidi Gocarağı, goşumları, hamidi Gonu gonşu, akırbala kim idi Gençle bilmez, bilişelim arkıdeş. Vereñ diye haber alsak biriñden Yüreğimiz yaralanır deriñden Düşenneri galdıralım yeriñden Ver elini elleşelim arkıdeş Bırakalım gurbet ile gumarı Üñneñ geliñ emineyi, omarı Bağlıyalım damarına damarı Toprak ile oluşalım arkıdeş. Kötü günne galsın eski çağlarda Meşk ederek bahçelerde, bağlarda Goyun… guzu… geçilerle dağlarda Ovalarda meleşelim arkıdeş. Er dediğiñ yakışır mı gulluğa? Hadeñ bakam yapışalım pulluğa Geñ göñüller dönsüñ gari bolluğa Çok diñnendik, çalışalım arkıdeş. Ürünnemiz hiç olmasıñ cılıñgız Daha evvel nasıl ise gızañ gız Ölene dek yâr bizimdir yalıñız Gayrısını üleşelim arkıdeş. Gayrısını bölüşelim arkıdeş. 07.02.2018 Salih ERDEM *********************************************** Akırba: hısım, akraba Bakam: Bakalım Buba: Baba Buleşmek: Başlamak Cılıñgız: Zayıf, cılız, kuru, sıska, arık Cume: Cuma Çokeşmek: Çokaşmak, Toplanmak, birikmek, üşüşmek, kalabalık etmek Çoveşlenmek: Güneşlenmek. Çoveşlik: Çoveşlenmek için çıkılan yer Damardı: Evin arkası Davıl: Davul Dığan: Yaş tavası Diñnenmek: Dinlenmek Doleşmek: Dolaşmak Dova: Dua Durna: Turna Endirmek: İndirmek Gavilleşmek: Sözleşmek, söz birliği etmek, anlaşmak Geñ: Bir müddet sürülmeyerek boş kalmış ve otla kaplanmış tarla[gen toprak -1] Gırannık: Gıramlık, Ölmesini istediği kimse için ölesice anlamında kullanılır Gonu gonşu: Komşular Goşum: Atların kayış takımı Gul: Kul Gurna: Kurna, çeşme önündeki oluk Guşluk: Sabah ile öğle arası Güleşmek: Güreşmek Hadeñ: Haydi Hamit: Ata arabasına atların koşumunda veya harman döverken beygirlere takılan saptan yapılmış boyunduruk. Hapaz: Saçta pişirilen yufkayı, ekmeği çevirmeye yarayan tahta araç. Haranı: Tencere Hasıramak: Özlemek Hayat: Sofa, Evlerde oda kapılarının açıldığı genişçe yer, hol Mıñar: Pınar Üñnemek: Seslenmek, çağırmak. Vereñ: Çürük, yıkılmış, çökmüş yapı vb. için, hasta insan, mamır olmayan iş Yalıñız: Yalnız Yâreñlik: 1. isim Yakın arkadaşlık, muhabbet 2. Ahbapça, dostça konuşma, söyleşme, sohbet ********************************************************* Genizcil (nazal) n sesi Türkçenin önemli seslerinden biridir. Türkçede hâlâ yaşayan bir sestir ancak alfabemizde gösterimi yoktur. Bu ses bazı kaynaklarda “ng” diye gösterilir. Ancak iki ses değil, tek sestir. Gerçekte n ve g arası, genizden gelen bir ñ sesidir. Milletlerarası Çağdaş Türk Alfabeleri Sempozyumunda önerilen Ñ ñ ile gösterilir. Binlerce yıl Türk devletlerinde kullanılan Genizcil ñ sesi, Türkçenin, Arapça ve Farsça kökenli sözcük ve dilbilgisi kurallarından arındırılıp Türkiye Cumhuriyeti’nin ortak, ulusal dili olarak yazı ve konuşma dili haline getirilmesini amaçlayan İstanbul Türkçesinin temel alındığı Dil Devrimi (1932) ile alfabemizden çıkarılmıştır. Genizcil ñ sesinin alfabeden çıkarılması halk arasında kullanılmadığı anlamına gelmiyor. İç Anadolu, Ege, Akdeniz, Karadeniz ve Kıbrıs’ta kullanımı hâlâ devam etmektedir. Bu şiirin kaleme alındığı Deñizli Acıpayam ve civarının ağzında içinde genizcil ñ sesinin geçtiği birçok kelime vardır. Hâlen günlük konuşma dilinde yaşayan bu kelimelerin yazıyla ifade edilmesinde genizcil ñ kullanmak bir ihtiyaçtır. Beñ Geñ Geliñ Gireñiz Doñuz Deñizli Yalıñız Seniñ Neşlepbasıñız ... |
duyarlı kalemi tebrik ederim