“Rûhâniyetli şehirdir Bursa…”(Evliya Çelebi)
I.

kadim bir çeşmenin çatlağından sızarken zaman
kubbelerin gölgesinde asılı durur dualara tutunan âminler
gecenin koynunda uyur geçmişin nurdan izleri

bir el uzanır maveradan süveydaya
ay sitemine şahit tutar geceyi Muradiye’de
bir deli lodos sallar beşiğini…
…şakaklarına ak düşen Uludağ’ın…

II.

çınarların gölgesinde uyur geçmiş zaman düşleri
Emir Sultan kıyama durur alevlerin gül koyağında
…arınır dudaklar tertemiz gönül toprağında

ruhları aydınlatır peygamber kandili
… ‘hu’ sesleri yankılanır eski bir dergâhtan…
ölüm munisleşir türbelerin kesme taşlarında

Bursa akşamları döker dertlerini yorgun kaldırımlara
…merhamet biriktirir kirli mendilinde avludaki dilenci
…sessizliğin çığlığı yankılanır güvercin kursağından

III.

gözlerini ovuşturur Uludağ kar beyaz elleriyle
…göz kapaklarına dayanmış uyku süvarileri

eteklerinde rüzgâr biriktiren kuşluk vakti
…ipeksi bir dokunuşla okşar kentin sırma saçlarını

Tophane’de bir şehidin sımsıcak kanı değer toprağa
…akreple yelkovan arasında sıkışır zaman
yorgun düşer saat kulesi vaktin doğum sancılarından

serviler secdeye durur nar çürüğü seherlerde
…..çınarlar şafak vakti uyanınca derin uykusundan…
…..şehrin çatlak dudaklarına kondurur ateşîn busesini

IV.

akşamın saçlarını tararken sulusepken yağmurlar
…zemheri ayazında üşür çırılçıplak yıldızlar
geçmiş zaman gülüşleri terk eder lâl dudaklarımı
…şeftali kokulu ak teninde
…maviyle yeşil sarmaş dolaş…

V.

kadim zamanı çekince üstüne Ulucami, ipek bir yorgan gibi…
…kıpkırmızı güller yanıyor eski bahçelerde
hatıralar bir görünüp bir kayboluyor
…kentin kırık dökük aynalarında

minarelerden okunan ezanlar dayanırken yürek kapılarına
…paslı kilitleri açar tevhit anahtarı
…gönüller zemheride yaşar kutlu baharı

VI.

bir rüyanın mahmurluğuyla sabahlar Bursa
…masallardan alır büyüsünü geçmiş zaman
…yokluğu öğütür varlık değirmeni tenhalarda

…ruha batar kasvetin kıymığı…
…nisyana isyan eder kentin hafızası
…hatıralar köprüsü yıkılır karanlıklarda

VII.

İvaz Paşa’nın çekiç sesleri yankılanır
…Yeşil Türbe’nin duvarlarında
çinilerden sonsuzluğa yayılır uhrevî bir ahenk…

servilerin gölgesinde sonsuzluğu solur faniler…
…boşluğa çivilenirken donuk bakışlar…
…sükûtun bahçesinde tomurcuklanır çığlıklar

minyatürlerden kopar bir büyük vaveyla
…aynaların sırrı dökülürken…
...yıldızlar akar türbelere süreyya misali

VIII.

Ulu Cami ulu düşlere dalmıştır seherde
…tarih kâbuslarla yüzleşir derin uykusunda
bir çınarın köklerini kemirir arsız zaman

yaydan çıkan ok, ararken kaybolan hedefini
…suların maviliğinde arınır gözbebeklerimiz
…gecenin sırları dağılır tespih tanesi gibi
…yürek yamaçlarına

IX.

Muradiye’de bahtsız şehzadelerin gözleri kan çanağı
kuytu bahçelerde bir kırık sazdan dökülür inleyen nağmeler
…sonsuz bir rüyaya yatmış faniler
…karanlık aydınlıkta yok olurken
…servilerle oynaşır bir deli rüzgâr

X.

yakuttan zamanlar deli taylar misali
…akar şehrin varoşlarına
-miş’li geçmiş zaman kipinde çoğalırken yalnızlık
…çağırır yetim ruhları sonsuzluğa

ay ışığı karanlıkları örten yorgandır zifiri gecelerde
….güller kül olurken kanlı bahçelerde
…..şadırvandan akan su değil…
…sanki çarmıha gerili sırlı zamandır

XI.

Gemlik, her dem Bursa’ya selam durur kristal bakışlarıyla
…..buğulanır zeytin yeşili gözleri uzaklarda….
…..tanıdık bir hüzün yanığı kaplar gök kubbeyi
…..güller kan ağlarken dile gelir gül yüzlü hatıralar…

kullanılmamış bir gökyüzü düşer bahtımıza
…bir gölge çürüğü tartılırken kentin terazisinde
…küçüldükçe küçülür kum saatinin ince beli

tarihin dibacesi, ruhların sığınağı…
…sultanlar yatağı, şiirin gül bahçesi…
… hasedinden şehrengizleri çatlatır endamlı şehir

XII.

Kozahan göğsünü yaslar Ulucami’nin sırtına
…baharı müjdeler pürneşe erguvanlar

asırlık çeşmelerin gümüş işlemeli kurnalarına
…Tophane’de selam durur Osman Gazi’nin asil ruhu

Bursa, Uludağ’ın koynunda uyur her gece….
…sağanak yağmurlar emzirir kuruyan toprağını.
masum gözbebeklerinin pırıltısında uyanır her sabah…
…..bir simitçinin mahmur sesiyle sokaklar gerinir,
…uyanır derin uykusundan siya siya…
…tan ağarırken içer güneşi gözbebekleri
…..eski şarap misali, doyasıya!…

M. NİHAT MALKOÇ