Bayburt Güzellemesi
Anadolu’muzun kadim toprağı
Göklerde salınan alsın can Bayburt!... Çınarın köküsün; dalın yaprağı... Gönül kovanında balsın can Bayburt!... Yirmi Bir Şubat’ta gönül şen olsun Yürek muhabbetle, coşkuyla dolsun Karanfil boy vesin, zakkumlar solsun Davullar, zurnalar çalsın can Bayburt!... Uzağına düştüm, yandım kül oldum Olgun başak gibi sararıp soldum Bir ömür esirin, kapında kuldum Vuslat ağacında dalsın can Bayburt!... Roma’dan Bizans’a bir tarihsin sen Şen olasın Bayburt, şen olasın şen!... Çoruh’un maşuku, kaçmasın neşen Kahve telvesinde falsın can Bayburt!... Gönül göklerinde ay’ım, yıldızım!... Büyüdükçe büyür yürekte sızım Şikestedir kalbim, kırıktır sazım Tarifi imkânsız hâlsin can Bayburt!. Kaleden bakınca güleçti yüzün Ey âşıklar yurdu, senettir sözün Dede Korkut gibi temizdir özün Suretin aynamda kalsın can Bayburt!.. Kop Dağı’ndan esen tipisin, yelsin Hakk’tan halka köprü, mübarek elsin Türkülerde hasret, sazımda telsin Hüznümü dağlara salsın can Bayburt!... Arı bala durur bahar gelince Toprağa can katar, güneş gülünce Çoruh’la yaşarsın kendi hâlince Anamın omzunda şalsın can Bayburt!... Ilgıt ılgıt eser yellerin senin Bahçemde boy verir güllerin senin Bendini aşar da sellerin senin Cümle âlem seni bilsin can Bayburt!... Katığımız olur hasretin zehri Akar da durulmaz şu Çoruh nehri Aydıntepe’dedir yeraltı şehri Gönlüme tercüman, dilsin can Bayburt!... Güzeldir galacoş, kesme aşımız Seni görsek göğe değer başımız Gözlerden süzülür, durmaz yaşımız Hicran yaşlarını silsin can Bayburt!... Zaman sanki durmuş Demirözü’nde Bayburtlu Zihni’nin aşk var sözünde Ay’ın şavkı vurur, parlar yüzünde Âşıklara mesken ilsin can Bayburt!... Cirit başlayınca tutulmaz atım Senden uzaklarda kırık kanadım Sılaya kavuşmak arzum, muradım Gözüme çekilmiş milsin can Bayburt!... Yanık bir türküdür Çoruh’un sesi Gönülden gönüle akar bestesi Bayburt ovasının sıcak nefesi Açmamış tomurcuk, gülsün can Bayburt!... Kışın salkım salkım yağan karsın sen Muhabbet halkamda her dem varsın sen Gönlümü şen eden özge yârsin sen Kar beyaz gelinlik, tülsün can Bayburt!... Zümrüdü Anka’sın Kaf Dağlarında Kan kırmızı gülsün aşk bağlarında Seni görmek vardı gül çağlarında Hasret ateşinde külsün can Bayburt!... M. NİHAT MALKOÇ |