Ihlamur AğaçlarıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bahaettin Karakoç’un "Ihlamurlar çiçek açtığı zaman" şiirine naziredir.
Gördüm sabah keyfini, aşk türküsü dilinde
Karlar yağmış üstüne, soğuk diyar ilinde Terrenümü nazlıca, gözyaşı mendilinde Toprağa yüz sürerek, bekleyeceğim seni Kendin gelemesen de, gönder bana gölgeni Doyur ne olursun gel, gönlü gözü açları Neredeyse kurudu, ıhlamur ağaçları Ay doğdu, güneş battı; ardınca leyli nehar Vurgunum dağlarına, kasvetinde her seher Bebekler büyüdüler, yüzlerde açtı bahar Yılları saymıyorum, günlerin hepsi sene Bekliyorum diyorum; yeter artık gelsene! Takınıp geziyorsun,yar güzellik taçları Neredeyse kurudu, ıhlamur ağaçları Seven gönül olunca, diller sus pus oluyor Kara tren geçiyor, yavuklular geliyor Sana verdiğim süre, bu geceden doluyor Kaybolmuşum aşkınla, saatleri kursana Geleceğim diyorsun, gel sözünde dursana! Nice sözler duruyor, yığılıyor suçları Neredeyse kurudu, ıhlamur ağaçları Birçok şiirler yazdım, hasretim sığmaz kaba Kaf dağına tırmandım, boşa gitti bu çaba Görmek istemesen de, gelir misin acaba? Çok uzakta değilim, dönüşün olsun bana Can suyum kurudu gel, sitemimi duysana! Kabuk bağladı artık, yaraların içleri Neredeyse kurudu, ıhlamur ağaçları Zaman hayli geçiyor, saçlarım oldu beyaz Yarana olsam merhem, yeter ki derdini yaz Mevsimler teke düştü, yazlar bile hep ayaz Gelgitler deviniyor, deryaları geçsene Sıla zamansız kaldı, gurbetini seçsene Bu garibe yetiyor, zalimlerin güçleri Neredeyse kurudu, ıhlamur ağaçları Gel işte söyleyelim, yaptığımız besteyi! Hüzzam makamın olsun, tez yazalım güfteyi Ağlamak şanım benim, içlenerek "off " deyi Gülmemek değil amma,özlemek ölüm bana Sonsuza dek beklerim, mühletim sonsuz sana Yaşamam için yeter, yarin lüle saçları Kuruduysa kurusun, ıhlamur ağaçları |