Seni vasfetmeye lügatler yetmez
Şanlı bayrağımda al Balıkesir!...
Gözümün önünden hayalin gitmez
Gönül peteğinde bal Balıkesir!...

Erdek sularında tutuşur güneş…
Hasretle karılır yürekte ateş
Hiçbir yer olamaz endamına eş
Hüzünlü nağmeler çal Balıkesir!...

Hasret harmanlanır tren garında
Gönlümüz kavrulur gurbet narında
Seni görmek vardı gül baharında
Ömür ağacında dal Balıkesir!...

Cem olur sevdalar gonca gülünde
Mecnun’un olurum sevda çölünde
Kuşlar yuvalanır Manyas Gölü’nde
Kahve telvesinde fal Balıkesir!...

Paşa Camii’nde ezan okunur
Sındırgı’da halı, kilim dokunur
Senden uzak kalan dertten yakınır
Bu ne garip sevda, hâl Balıkesir!...

Ömer Seyfeddin’i Gönen’de ara…
Ey şehir hasretin içimde yara!...
Seni hatırlarım düşünce dara
Gitme uzaklara kal Balıkesir!...

Öğütür zamanı saat kulesi
Ayvalık’a düşer ayın şulesi
Mazinin tanığı, kadim kalesi
Beni deryalara sal Balıkesir!...

Balıkesirlinin paktır mayası
Türküyle silinir yüreğin pası
Zambak kolonyası, kokunun hası
Anamın omzunda şal Balıkesir!...

Şehrengiz güzeli, deniz yüzlüsün
Aşığı mest eden şehla gözlüsün
Yaralı kalbimle, billâh sözlüsün
Beni kadim dostun bil Balıkesir!...

Bu topraklar nice yiğide şahit
Kurtdereli Mehmet, Havranlı Seyit
Her biri bir destan, berceste beyit
Muhabbet lisanı, dil Balıkesir!...

Keşkekle tiridi en güzel yemek
Susurluk ayranı serinlik demek
Hiç boşa gider mi verilen emek?
Gönül payitahtım, il Balıkesir!...

Bir yanda Marmara, Ege Denizi
Şehrin altın mührü Ata’nın izi
Toprağı titretir yörüğün dizi
Gözüme çekilmiş mil Balıkesir!...

Misya’dan bugüne devranlar döndü
Altı Eylül bize ne güzel gündü
Düşmanların yanan ateşi söndü
Kızgın gözyaşımı sil Balıkesir!...

Güzelliklerini sayamadım ben
Yüzüne bakmaya doyamadım ben
Yerine kimseyi koyamadım ben
Yürek mektebinde zil Balıkesir!...

Kız kızan demeden oynanır bengi
Bandırma’da başlar suların cengi
Kaz Dağları’mızın bulunmaz dengi
Gönül bahçemizde gül Balıkesir!...

Altınoluk, Akçay aydır, güneştir
Zemheride teni yakan ateştir
Bu zümrüt topraklar cennete eştir
Bembeyaz gelinlik, tül Balıkesir!...

Maziden bugüne rüzgârlar eser
Hayalin dikilir, önümü keser
Çamlıktan bakınca şehir gülümser
Hasret ateşinde kül Balıkesir!...

Şeytan Sofrası’nda renkler raks eder
Sıla burcu burcu, içimde keder
Dünya cennetinde gün çabuk biter
Senden ayrı kalmak zül Balıkesir!...

M. NİHAT MALKOÇ