İNSANSilinmiş düşlerin bulanık görüntüsü İnceden bir bez var hayallerle gerçekler arasında Hayal mi gerçek, gerçek mi hayal Yaşayan düşler hep aynı soruyu sormakta Hafta sonunu beklerken kendi sonunu beklemekte Çılgın sorularla varlığını sorguya çekmekte İnanmakta fakat inandığını uzaktan seyretmekte Kimi Dünya gizeminden içmiş sarhoş bir âşık edasında Kimi kendinden geçmiş seyran-ı âlem sevdasında Kimi kimlik kavgasında kimi varlık aynasında Kırık testilerden su içmeye çalışan da var Altını pul edip lüks yaşamaya alışan da Kapıların ardında plan yapanlar Kapısız odalarda ısınmaya çalışanlar Dipsiz denizlerde kaybolup ölen Ölmeden mezarını köşk gibi ören Çamurlu suları içen çocuklar Viranelerde kendinden geçen çocuklar Arabasının koltuğu ısıtmalı adamın Üstünde elbise yok paçavra sarmış komşusu üşüyor Hayal mi? Kâbus mu? Gerçek mi? belli değil İnsanlık büyük bir uçurumdan düşüyor Kahpelik dolmuş bardaklardan içeri Alkışlar olmuş şakşakçılar onu içeni Yolun sonundaki beyaz kefeni Simsiyah görüyor umutsuz gözler Kâbustan uyanmak istiyor zihin Kalın duvarlarla çevrilmiş zemin Hayal mi içerde gerçek mi dışta Akıl feryat eder gerçeği buysa Uyanmazsa beden gerçekse bu an. Öldürün mevtayı başlasın zaman. |