DOST, DÜŞENİ SEYRETMEZ Kİ...Dost aradım durdum, fani âlemde! Meğer, dosta ermek ne kadar zormuş! Çoğu, sildi geçti, tek bir kalemde! Cahil dosttan kalan, hep ah-u zarmış… “Konuşma cahille”, çok çabuk küser! Hiç yoktan bağları, kökünden keser! Karayel gibidir, pek soğuk eser; Duydum, cahil dosttan herkes bizarmış… Oysa arkadaştan, dost önde gelir… Dostlar, iyi günde, kem günde gelir! Unutmaz ölünde, dirinde gelir; Dostun, fazla nefes alması karmış… Veysel dost aramış, toprağı bulmuş! Karnın yarmış ondan, gülleri yolmuş… Yunus, sarıçiçek ile dost olmuş; Onlar, tevazuyla bu sırra ermiş… Dostun yüzü güneş olur ışıtır… Karanlıkta karlı dağlar aşırtır! Dost olmayan, ağustosta üşütür; Dostla geçen kışlar, hep ilkbaharmış… Dost, düşeni seyretmez ki, el verir… Dostun yoksa ortadirek bel verir! Dostun gücü, deryalardan yol verir; Dost, ölene kadar, dostuna yarmış… Antalya-2017/01 Halil Şakir Taşçıoğlu |
Şimdiler de dosluklar da düşmanlığın ince çizgilerinde malesef hocam . Can dostum derken bir bakmışsınız ki düşmana dönüvermiş. En iyi bileninizin o olmasından dolayı vurulmanız kaçınılmazdır ve öldürücü gibi darbe alırsınız . Üzülerek söyleyebilirim ki şu dönemde en iyi dost kendiniz ve gerçekse ayna da gördüğünüz.
Saygılarımla ..