Küsünce eylül baharın pusulası bozulurhüzün yorgunu yıllar gibi döker gazaller düşlerini rüzgarın uğultusuna karışır gece ne vakit sana uğrasam şiirlerin ok gibi hançerler kanatlarımı düşerim ayak dibine eylülün sonunda kendi imbiğinden süzdüm seni eylül ruhumda katran karası gece ve gürültülü suskunluğun kaldı ve şimdi gün bitti yıl bitti ne güz kaldı nede bahar zemheri suskunluklar kar dökmekte ömrüme |