reçelgörüyor musun, yine yudumu mülteci bir sarhoşluğun kalp sızısıyım… güne batan fırçamda bilindik sancı ve bak zifirime yine hancı parmak uçlarıma soyunan gece renkler kederlerinde tutuştukça biraz kül, biraz duman, biraz yangın, biraz şarap, ve çokça sen damlamakta tuvalimin tenine sudan açlığım, göğümün penceresinden içime dolan çöl rüzgarında buğusunda terli nefesim, ölüme sen kala tik taklayan öl sarkacında ateş hattı gözlerindir, tekil masalımdaki mahşerim kıyametimdir, göz çatlaklarından savrulan küllerin söyle, gölgesinde hazanı bile kayıpken hüznün neye yarar ki güneş, eceli gelmişse güzün usulca dinle, senfonisiz bir ayrılık daha kanıyor yankısında ya da boş ver sen önce, usulünce, bana kulak ver sonrasında kucak, ve reçelimsi bir de dudak e haydi, daha ne duruyorsun sar, sarmala koy bohçana yarınlarını ve topla kanatlarını bize gidiyoruz… ilhanaşıcıaralıkikibinonyedi |