GÖNLÜMDEN ŞİKÂYET’Deli’ denmiş adına da, bakmadan hiç yaşıma Deli gönül sevdalanır, hep iş açar başıma. Acık öğüt versem ona, ’uslan’ desem, dinlemez, Der ki; ’Sevda benim işim, sen karışma işime... Çok çekmişim sevdalardan, kaderimmiş, ne derim,? Neler gelmiş şu başıma, artık tövbe ederim, Gönlümse hep aşk peşinde, ben bırakır giderim, O, bırakmaz ki gideyim, hemen düşer peşime... Ben hem yaşlı, hem yorgunum, sevmek bana yaramaz, Gönlüm ise, çok aç gözlü, o sevmeden duramaz. Hem çok çapkın, hem yaramaz, hem pek fetbaz, hem dilbaz; Nerden bulur, bir gül peri, hemen sokar düşüme Bir kaçamak yapsam mutlak hep yüzüme bulaşır Rüya görsem, elaleme hemen haber ulaşır Ben pes ettim, bana artık yalnız sükun yaraşır Nasibim yok, pilav yerken taş rast gelir dişime Her sevdadan bir iz kalır, kâh tatlıdır kâh acı. O, ders almaz hiç birinden, hep sevdâya duacı.. Zararı hep bana olur, yok ki bunun ilacı, Gerçi benim günahım yok, gel de anlat eşime... Ömür boyu neler çektim ben gönlümün elinden, Ne sevdalar filizlendi onun tatlı dilinden. Ateş sönmüş, kıvılcımlar tüter hâlâ külünden ’Kendi öldü, gönlü hep sağ ’ yazılacak taşıma... Ünal Beşkese |