GELDİMNiye geldim sanki, ben bu şehire? Sular seller gibi, akarak geldim Süksesi kandırdı, düştüm nehire Ardımda köyüme, bakarak geldim. Ne var ki araya, duvarlar ördüm Eşimle dostumla, ipleri gerdim Elimde, avcumda, ne varsa verdim Hayır niyetine, ekerek geldim. Adamlık kapısı, burdadır sandım Ateşe attılar, yandıkça yandım Böyle görmüş idim, böyle inandım Başımı belaya, sokarak geldim. Yaylaların düzü, bile kar olur Karlar eriyince; akar, durulur Kurt Uçtu Hanı’nda, sofra kurulur Çok şeyi kafama, taktım da geldim. Saçları sarıydı, çil yüzü benli Dünyaları versen, bendeydi gönlü Böylesine güzel, olmaz bu denli Sevda anıtını, yıkarak geldim. Hasreti derdime, ekledim her gün Duyulmasın diye, sakladım her gün Gelir diye belki, bekledim her gün Sabır tespihini, çekerek geldim. Necati özlüyor, geldiği yeri Ne masrafı vardı, ne de gideri Ardıma bakmadan tüm gemileri Adam olmak için, yaktım da geldim. Necati OCAKCI 13.12.2017 ANTALYA |