Aşkın gerçek faslı
Yürek yangın yeridir sevda ise kor gibi
Hayattan kopar âşık vurgun yemiş misâli Dünyaya gelmemiştir asla bir eşi menendi Gün be gün eritir bitirir yoktur onun visâli Yayılır herbir yere kanser hücresi gibi Aşk hoyrat bir fırtına acımaz asla sana Bakmaz gözünün yaşına vicdan ne arar onda Yanmışsın yıkılmışşın sormaz bir kere asla Seni sana bırakır dönüp bakmaz arkaya Eline düşmeye gör yetişmez imdâdına Bir bakarsın ilkbahar bir bakarsın sonbahar Dalların çiçeklenir dört mevsim olmuş ilkbahar Zaman geçtikçe bağ bostan kalmaz yakar Hoyratçasına vurur olur mevsim sonbahar Yaprakların sararır gelmez bir daha bahar Sel olur katar seni götürür bilinmeze Derman kalmaz bedende savurur hiçliğe Yok eder karıştırır toprağın tâ içine Hayat kalmaz ki sende dalarsın bilinmeze Ara ki bulasın o divane kalp nerde Yağmur damlası gibi damlar önce gönlüne Şiddetini arttırır dönüşüverir sele Felâkete dönüşür gönül evin harâbe Herşey târumâr olur olursun bir virâne Perişan eder seni bakmaz birkez gönlüne Aşkın yolu yokuştur hal bırakmaz ki sen de Nefesin kesilir de düşüverirsin yere Tutup kaldırmaz seni bakmaz ki hiç yüzüne Geçirirse eline yandın o zaman sen de Merhametten kırıntı yoktur ki içinde Aşk sel aşk fırtına aşk yangın aşk çığ hayatın ortasında Mevsim olsa da bahar dönüverir hazana Kimi leyla kimi mecnun kimi ferhat kimi şirin olsa da Aynıdır yaşananlar şu dünya atlasında Hep canlara kasteder bırakır yokuşlarda Aşk kimi güldürmüş sanki bir serap çöl ortasında Gülmek istiyorsa gönül fâniyi bırakmalı Gerçek olan sevdanın ateşiyle yanmalı Bu yollarda asla yaya kalınmamalı Ebedî âlem için bu duygu araç olmalı İşte asıl o zaman aşk olur tûba ağacı Ve İşte asıl o zaman aşk güneşi olur aşkın adı Çekilen de yana kâr kalır bu da AŞKIN GERÇEK FASLI |
Gönül dostu; Kutlarım...
................................................ Selam ve Saygılar..