ÇOK ÖZLÜYORUM HALEN SENİ
Ben seni halen çok özlüyorum.
O kadar çok zaman geçti ki aradan, Daha dün gibi sanki, El ele sahil kenarında dolaştığımız günler. Gözlerin yine gökyüzüne boyanmış, Saçların İstanbul boğazı gibi dalgalanıyordu. Hafif bir gülümseme vardı, Hiç düşmeyen yüzünde. Martılara simit atmak için çırpınıyordun, Sonbaharın ince ince, Serpilen yağmurunda. Halen çocuk gibi davranıyordun, Çocuk kalmak istiyordun her zaman. Martılara simit atarken, Onlarla beraber söylüyordun, Mutluluk şarkısını. Martıların kahkahasına eşlik ediyordun, Vapur sesleriyle beraber. Hafif bir de rüzgar esiyordu, İnce ince yağan yağmuru yüzümüze vurup kaçıyor gibiydi. Sımsıkı tutmuştun elimi, Sanki hiç bırakmayacakmış gibi. İçimi ısıtıyordu mutluluğun, Halen yankılanıyor kulağımda, Kalbinin sesi. Ben seni halen çok özlüyorum. Halen ilk buluşmamızda ki heyecan vardı üzerimde. Her buluşmamız ilk buluşmamız gibi geliyordu bana. Seni her gördüğümde, İlk gördüğüm gün gibi Çarpıyordu kalbim. Uzaktan el sallıyordun bana, Buradayım dercesine. Kırmızı gül ile gelirdim her seferinde yanına. Avuçlarına teslim ederdim, Kırmızı gülü çok severdin. Şimdi şiir defterimin arası kırmızı güllerle dolu. Ama sana geldiği gibi canlı değiller. Kurumuş renkleri koyulaşmış, Dokunsan parçalanıp dağılacak gibi. İşte bende öyleyim şimdi yokluğunda. Dokunsalar parçalanıp dağılacak gibiyim. Ben seni halen çok özlüyorum. Geleceğe dair ne de güzel hayaller kurardık seninle. Bir kızımız olursa adını Irmak koyarız diyorduk, Bundan sonra beraber dolaşır sahil kenarında, Hep beraber martılarla paylaşırız simitlerimizi... Bir anda hayalleri bölüp, Gözlerimin en derin noktasına bakıp, Seni çok seviyorum, Beni hiç bırakma diyordun, Her gün söz veriyordum sana seni bırakmayacağım Ömrümün sonuna kadar. Bende seni çok seviyorum diyordum, Saçlarını okşayarak. Söz verdim sana ömrüm. Ömrümün sonuna kadar seveceğim seni, Ama senin ömrün yetmedi ki, Bu sevgiyi görmeye. Seni bırakmamaya söz veren bendim, Ama başarılı olamadım, Oysa sen beni çok erken bıraktın. Ben seni halen çok özlüyorum. Yağan yağmurda toprakta yürümeyi severdin ya, Toprak alırken seni Gözyaşlarına eşlik ediyordu yağmur, Baş ucunda ağlayan benimle birlikte. Arkanda o kadar çok gözü yaşlı insan bıraktın ki oysa Haber vermeden giderken. Konuşamadım yüreğim yangın yeriydi o gün. Hani beraber yaşlanacaktık, Hep birbirimizin yanında olacaktık. Oysa sen kalamadın yanımda, Çok erken gittin be ömrüm. Toprak çok çabuk aldı seni benden, Hayallerimizi, hayallerimizde ki kızımız Irmak’ı. Ben seni halen çok özlüyorum. Bir demet gül getirdim bu sefer sana. Ama avuçlarına değil, Mermerle kaplanmış toprağına bırakıyorum. Biliyorum yine çok uzaklardan el sallıyorsun bana, Ben buradayım diye. Ama artık çok uzaksın, Seni ömrümün sonuna kadar seveceğim, Rahat uyu ömrüm….. |
O kadar çok zaman geçti ki aradan,
Daha dün gibi sanki,
El ele sahil kenarında dolaştığımız günler.
İnsan bir kez sevmeye görsün.Kolay kolay unutamaz.
Yürek sesinizi okumak güzeldi.Nice paylaşımlara.