SUZAN'IMŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Otuz iki yıl acısı ile tatlısı ile birlikte geçirdiğim, 55 yaşında meme kanserinden kaybettiğim üç çocuk annesi , sınıf öğretmeni sevgili eşim Suzan Soğukpınar Demirtaş’ın ardından yazılan şiir. 2 Mayıs 2016 takvimden kopardığım en acı yaprak. gözelerinde beslendi bebeler bağrında uyudular, büyüdüler. gonca güllerine kırağı düşünce göğüslerinde yuvalanmış; sinsi kanser yara açtı gül teninde... Soldu gülüm, Acıbadem hastanesinde çığlık çığlığa çırpındı yavrular ’annem’ ’annem’ bugün ağlasın, bütün İstanbul’un erguvanları... Ağlasın... Sensiz geçse de günler gözlerin gözlerimde yalnız kalacak hasretinle harlanan o kor sönmeyecek bu ayrılık öyküsü hiç dinmeyecek... Evimizin odalarında kokun, gamzeleri çiçek toplayan gülüşün hala kulaklarımda sesin dudaklarımda senin susuzluğun... Ak düşmüş yorgun saçların tutam tutam dökülse de, o dinmeyen ağrılar içinde ne güzeldin be gülüm! Nereye gitsem izin var nereye baksam bir anı aldı benden Suzan’ı... susuzluğumun soğukpınarı! bir mayıs yağmurunda yaktın beni... Ellerimle verdim toprak anaya Babanın başucunda sonsuz uykuya. baharla geldin, baharla gittin.. açsın diye gülleri gözyaşlarımla sularım baharı Fikri Demirtaş.. 6 mayıs 2017- Malatya |