3
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1235
Okunma

Kalahari’li bir bedende sudan kamçıdır kuraklık
buzdan mavidir açlık, Alaska’lının buz tutmuş teninde
iyi de…ben dolu dolu Anadolu’yken bu keder niye
ahh… kemençem ağlama sevdama, ağlama sende kavaldan önce…
çocukluğunu ertelemiş kederdir hayat
kuşağında göğü kirlenmiş ergen bir gökyüzü
kanadına sürgün göç olası bir rüzgardır aşk
her dilden yağmalanmış yağmur kadar tutsak
bir fahişenin akan makyajı kadar renksiz
zifiriye kaçan siyah kadar sanatız küf tutmuş duvarlarda
hangi düş batağının
hangi tecavüzün kasığında sancıyız belli değil
tuvalim güz sürmeli bakire
fırçam darbesinde ihtilal
üzerimiz çıplak bahar
tutkularımız kangren
.
…
.
akmasa da damlıyor takvimlerimden sonbahar
dalgalara yüzmeyi değil kıyısızlığımla sevişmeyi öğretiyorum kusursuz
yıldızda avlıyorum kendimi gece bellediğim gözaltı zindanlarımda
ve dolu bir boşluğa sıkıca tutunup hiçliğime sövüyorum destursuz
aklım
ipi tutuşmuş bir uçurtma
rengine kesik bir damla kan
fikrim yalnız sen
gözlerin,
sorgusunda eşkalsiz bir şehir
kalemim ki,
avlusunda yine hüzün ve voltasında yine sana şiir…
ilhanaşıcıekimikibinonyedi
5.0
100% (4)