TÜTÜNE DAİR
Tütüncülük zor zanaat velhasıl
Çatlayınca ektiğimi bilirim Ocaklarda büyür ama gör nasıl Bir fidanken çektiğimi bilirim! Dualarla yatağına beleyip Yüreğimden göz nuruyla sulayıp Dayancımı umutlara bulayıp Bebek gibi baktığımı bilirim Bahar ayı ulaşınca doruğa Hep birlikte deh diyerek kısrağa Çapalarla açtığımız karığa Baskılarla diktiğimi bilirim! Can suyuyla bir tutturma çabası Kurdu… külü… ilaçlamak cabası Üşenmeyip iki üç kez çapası Ayrıkları söktüğümü bilirim. Yaz sonbahar Allah’ın her gününde Kırmak için yola düşüp tününde Ömür boyu muhabbetle önünde Bel büküp, diz çöktüğümü bilirim. Bizim kuşak o sesleri hatırlar Sabaha dek arabalar, motorlar Sele yüklü eşeklerle, katırlar… Tüplere lüks taktığımı bilirim. Sarhoş eden aroması havada Doyuncaya uykulara elveda Geceleri üşüyünce ovada Kovaları yaktığımı bilirim. Hava çekip gözlerine kaşına Kırıldıkça tapa tapa taşına… Gece gündüz radyomuzun başına Çoluk çocuk çoktuğumu bilirim. Katlanıyor insanoğlu sevince Sıkışınca başlıyorduk ödünce Yaprağını dermek için evince Ellere dil döktüğümü bilirim. Aşk elinde başım döner ezeli Ova silme, tarlalar kız bezeli Şakıyınca köylerin en güzeli Bir sel gibi aktığımı bilirim. Başlamıştım dünyaları sezmeye Hasretiyle diyar diyar gezmeye Oturunca şişe tütün dizmeye Suretinden bıktığımı bilirim. Tersliklerde Denizli’nin horozu Hayalimde sade Zafer Gazozu Nazlanmak mı? Çocukların tek kozu. Kuruşları tıktığımı bilirim. Gök gürleyip hava birden bozunca Kırmandallar fırtınayla tozunca Sonrasında mor bulutlar azınca Şimşek gibi çaktığımı bilirim! Kuruturduk, kargılara asarak İskiflerden kalıplara basarak Altında çul, çuvaldızla kasarak Langarlara soktuğumu bilirim Merhameti olmayınca eksperin Hesabı yok heba olan değerin Dili olsa şu göklerin, şu yerin… Dişlerimi sıktığımı bilirim. Neylerdik küf, su çürüğü çıkınca Alacaklı kaşlarını yıkınca Hane halkı ellerime bakınca Şu boynumu büktüğümü bilirim Bunu nerden iş edindim diyerek Melül mahzun garipliği giyerek İçten içe hep kendimi yiyerek Onurumu yıktığımı bilirim. Yine şükür bizi az çok doyurdu Gâhi başa, başaltına buyurdu Sevincimi dünyalara duyurdu Şu göklere çıktığımı bilirim. Teslimatı bazen yılı geçerdi Fukaralar eyvah ile göçerdi Derde düşen Folidol’u içerdi Kurşun gibi sektiğimi bilirim. 01.08.2017 Salih ERDEM |
Şiirleri okuyup, beğenip sevip ve paylaşmak lazım...
Kutlarım...
.................................... Saygı ve Selamlar.