Bir Sır Saklı Bende!
bir sır saklı bende!
anlatamam(...) anlatsam anlayan olurmu ki bir sır ! ifade de zorlanır dilim. yorgunluğumun ağırlığında, ve bir ummanın sonsuzluğuna uzanan bir sır.. menzile varmaya takati kalmayan, kederini içine akıtan. baharı inkara uğramış mevsimler. terk edilmiş evcil bir kuş. zamanda saklı kalan umutlarım, gecenin fahişeliğine terk edilmiş sarhoşluklarımda, bir sır saklı bende! mecalsiz kalışım bundan. devşirme aşklar. sebepsiz ve sere-serpe sadakat, uzak kalışım bundan, düşük yapmış geceden kalan hüzün rüzgarıyım, binbir dehlizden geçmiş. tutsak hayallerin gizine bulanmış, küfürlü bir sabaha terkedilmiş, bir sır saklı bende! ne ayak izlerini sürebildim ne de küllerini savurabildim lanet kelimeler düğümlendi kanayan parmakların kırmızılığı bakan gözlerin puştluğu sancılı zemherilerin karalığında kaybolan duygu yüklü gemilerde ve henüz başlamamış doğum sancılarında bihaber bir sır saklı bende! şefkati tükenmiş babalar öteledikçe hayatı yaklaşır mahşerin kıvrımları kan-revan kokar suskun bekleyiş yağmurlar düşer kalbimin kurak bozkırlarına içimde çağlayan nehirlerin asiliğinde, çaresizliğimi emziren bir sır saklı bende! bir avuç tuz düşer bu gizemli sessizliğime, bir de; bir de sensizliğime bunca kalabalıklar içinde ki yalnızlığıma tanık bir sır saklı bende bir sır... 10.Şubat 2015 |