BİR EYLÜL SABAHIYDIBir eylül sabahıydı İçime indi önce sızın Sararmıştı saçların Ürperti sardı bedenimi Her telinde benli ayrılıklar vardı Yüreğimden eriyip kopan Gözü yaşlı kimsesiz çocuklar gibi Açık bağrını süslerdi serin mavi deniz Hep acı ıstıraplar kovalardı beni Karanlık bir kuytu köşede kalmışlığım Sensiz geçen her yazın sahte gülüşleri vardı Avuçlarımda sakladığım Kısa bir zamanın mavisiyle yıkandı yüzüm Gözlerimin morarması da bundandı Dayanılmaz kor prangalar dolu hayatın Bu yüzdendi gönlümün kızarması Sıcak sözcüklerin soluğunda yaralı bir kuş misali Kışa ramak kaldı, yalancı bakışları hayatın Benli üzüntülerimi sakladım yapraklar arasında Farkında bile değildin sen Bir garip hüzün sarmıştı mevsimleri Hep bu ayrılıklar dolanır ortalıkta Nedensiz bu ayrılıklar Yıllar mı tükendi ben mi Yoksa senin sevgin mi bilemedim Oysa cahilliğimiz vardı Bir anlamı da kalmazdı bazen Ne sevginin, ne de ayrılığın Bir kez bile dönmedin geriye Bıraktığın anılarla döndüm deliye Solgun dudaklarımda bıraktın göz yaşlarını Yanardağ gibi oldum içimi yakansa sıcaklığındı... Vakit eylül şimdi Ayrılıkların özeyip getirdiği mevsim Bu yüzdendi saçlarının sarısı Bir oraya bir buraya deli dolu savruluşları da ondan Hani mevsimiydi mavi denizimizin Şimdi sonbaharda kaldı ayrılıklar Bir eylül sabahıydı... Behçet Bük Eskişehir Güftem: 7.9.2017 |
Çok Beğendim...
Kutlarım...
............................................Tebrik ederim, selamlar..