Yokluğa Yürüyüş
Sonbahar yapraklarını dilimliyordu akasyanın.
Liğme liğmeydi kapıda kalmış düşünceleri, Kanadı kırılmış, saçlarına beyazların ambargo uyguladığı Hüzünleriyle düğüm düğüm olmuş iki ayaklının. Güneş kaçamak dövüşürken mevzisinde, Elleri eski moda pantolon ceplerinde. Geç kalınmışlıkları Omuzlarından parmak uçlarına Aktarmalı sefer düzenleyip Taşmaktaydı, dikişlerine meydan okumuş deliklerden. Öksürdü, gökyüzünden bir kırlangıç geçerken. Uzun süre koşuyormuş gibi Soluk soluğa hissetti kendini. Halbuki ayakları ayrılmıyordu nerdeyse Çökmüş bedeni üzerinde taşıyan zeminden. Oturdu aniden Türlü acılara, serzenişlere, protestolara, Salgın gibi yayılan ikiyüzlülüklere Ve daha nicesine şahit olmuş Zümrüt yeşili banka Derin bir uykuya daldı, Kara parçasındaki bütün ipleri koparmışçasına.. |
...................................................... MONTAIGNE .
..................................... Saygı ve Selamlar.