SEVDİĞİM KADIN -2-Lânetlenmiş toprağa, yağmur bile yağmazmış, Sen, günahkâr gönlüme, yağan sevap gibisin. Melek gözle görülmez, güneş gece doğmazmış; Öyleyse, sen gözümde, hoş bir serap gibisin... Yüzündeki nur, sanki, gökyüzünden dökülen, Sevgisi dilenirken, önünde diz çökülen, Vuslata ermek için, adak mumu dikilen Benim aşk mabedime özgü, mihrap gibisin. Masalsı gecelerde, gökyüzümde taht kuran Kutup yıldızımsın sen, şavkı ömrüme vuran. Gönlümün tellerinde keyfince gezip duran Sevda nağmelerini çalan mızrap gibisin. Olgunluk, güzelliğin üzerindeki taçmış; Her yaş, bahçende yeni bir çiçek daha açmış, Yıllar, sana bambaşka renkler, kokular saçmış. Sen, gönlümde yıllanmış, lâl bir şarap gibisin. Gündüz, çiçek bahçemsin; karanfiller, lâleler Gece başka âlemsin, bakışında şûleler... Gülüşün ay ışığım, gözlerinde hâleler, Geceme füsun katan mavi mehtap gibisin. Gönlümün tutkusunu ezelden bilir gibi, Taa yürekten, içinden, sevgiyle gelir gibi, Her sözün sevgi dolu, her sözün şiir gibi Gönlümü teshir eden hoş bir hitap gibisin. Bazen şuh bir duruşun, bazen işve, bazen naz, Her sayfası bir şiir, her satırda başka haz. Tekrar tekrar okunup, okumaya doyulmaz İlâhî bir kalemden çıkmış kitap gibisin... Muhabbetinde lezzet, sohbette sefa buldum. Yüreğinde, değerli, dostça bir vefa buldum. Sevginde, gönlümdeki her derde şifa buldum, Ödenmesi gerçekten zor bir hesap gibisin... Ünal Beşkese |