Bir Burçin VardıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın İki nadide insana
Bir Burçin vardı.
O ve ötesi. Bambaşkaydı. Acılar olgunlaştırmış, Hayattan dersini almıştı. Çok farklıydı. Her şeyden çok farklı. Ve de bir dostu. O da bambaşkaydı. Tıpkı Burçin gibi. Sonu olmayan bir okyanustu ikisi. Giren boğulurdu. Yüzmeyi bilense onların dünyasına şahit olurdu. Eşi benzeri olamayan bir dünyaydı onlarınki. Sınırı olmayan bir yaşamdı. Çünkü onların eseriydi. Bir kalbine girsen, yeni ufuklara yelken açardın. İşte tam öyleydi. Onun kalbine girmek çok zordu. Girense çok azdı. Azdı ama nadide insanlardı. Burçin gibi farklılardı. Sevgi dolu, aşk dolulardı. Okyanusta yüzmeyi bilenlerdi onlar. Yeni ufukta ilk adımlarını atanlardı. Burçin ve ötesiydiler. Bir Burçin vardı. Keşfedilmesi zor ama keyifliydi. Kapalı, içindekilere ise bir o kadar açıktı. Karanlıktı ama aslında apaydınlıktı. Farklıydı, bambaşkaydı. Bir dostu vardı demiştim ya. Yoktu dünyada onun gibi birisi daha. Yemyeşil gözlerinde kaybolması gelirdi insanın. Nur gibi parlardı. Bembeyazdı. Onlar dillere destandı. Kardeşlerdi. Yoldaşlardı. Bir Burçin vardı. O ve dostu. Dünyaya onun gibileri gelmeyecekti daha. Sınırların ötesindelerdi. Hep farklılardı. Kimseye benzemezlerdi. Bir Burçin vardı. Ve daha da ötesi... |