Dİ GEL GEL
Kız everdi, dede düştü Mustafa
Kör’ün oğlu, kizir oldu, di gel gel Ukte kaldı, üç gün sürdüğüm sefa İki gözüm, Sızır oldu, di gel gel Ekin bitti, al başaklar sivrildi Erzurum’dan yolların’mı çevrildi Ocak, gücük, Aprıl, Mayıs devrildi Dört mevsimim özür oldu, di gel gel Onuru mu, gururu mu, yenemen Sebeb nedir.? engelin ne.? dönemen Bir sen lazım, bir çay, bir de menemen Yemem, içmem, hazır oldu, di gel gel Bahar geldi, dere göl’le kavuştu Yeşil Tokat, Çamlıbel’le kavuştu Kor yangınım, eller elle kavuştu Can canana, huzur oldu, di gel gel Gözümü kör, gönlümü aç ettiğim Yönü Kıblem, cemalin Hac ettiğim Aşk Sultanım, başıma taç ettiğim Şems derdime, vezir oldu, di gel gel Şerbet olsa, muhannete bal demem Gelen ağam, gidene de kal demem Mevlanalık taslamam, gelmeyene gel demem Her acabam, mazur oldu, di gel gel Yetmedi mi, dik başımı büktüğün Yetmedi mi, ciğerimi söktüğün Tez gelsine, gözlerimden döktüğün Kan kırmızım, azur oldu, di gel gel Döndürmek mümkün mü,?. zamanı terse Her yolu denerim, gücüm yeterse Bir dakka yaşamam, O da biterse Son umudum, Hızır oldu, di gel gel |