21. SANA BİR ŞEY

sevgilim sevgilim
ürpermeden dur öyle
sana bir şey söyleyeceğim

sana bir şey
sular kararmadan önce
gençler vurulmadan önce

hüznün sisli sapağında
yayım-yasım olduğumda
sana bir şey

sevgilim sevgilim
gücenme bana
artık, aşk köprüsünden geçmeyeceğim

22. BEN

ben muzip bir şairim
muzır bir şairim ben
ben muzdarip bir şair

hasret emzirdi beni
ihânet bezdirdi
of, aman aman

23. ÇIĞLIK

yaşamın kıyısına savrulmuşum öylece
bir silik görüntüyüm, güldüğümde de

taşlarla katılaşır, buharla çözülürüm
hüzünkârlar ordusu yürür içimde

gerçi kavak yelleri eser başımda
ama yüreğimi kavrayan nerde

bulutlarla arkadaş,yağmurlarla sevgiliyim
buna karşın, düşmanlar hiç eksilmez peşimde

her dakika acılarla helâlleşirim
habire yılan-çıyan üşüşür bedenime

24. BATAR İNSANA

sensiz baharı karşılamak
batar insana

söğüt dallarından sarkan kuş ötüşünü
haydarpaşa garı’ndaki tren sesini
sensiz dinlemek
batar insana

mısır’daki sağır sultan
bile duymuş şu sözü:
-sensiz bahar, sevdaya açık değildir
sensiz bahar, olsa olsa
acıklı bir hayatın
biricik güncesidir

yaralıdır rüzgârın çıkardığı ses
bundan böyle yaralı
ve yağmurda yürümek
kederlere boğar beni
baştan aşağı

25. HEP ONULMAZ YARALARA

sustuk
sustuk ve parçalandık

kozmos parçalanmadı bizimle birlikte

kahrolmanın kimyâsını kalbimize katlayarak
hep onulmaz yaralara görücü gittik

hep biz sevdik, hep biz sevdik, hiç sevilmedik
derme-çatma, saçmasapan aşklar uğruna
gün be gün ömrümüzü talan ettirdik

kendimize dağlar biçtik: hep acılardan
kaç yaz’ın gözü yaşlı konuğu olduk
kaç güz’ün yüreğinden yaralı kuşu

sustuk
sustuk ve kanıksadık
-kanıksadık ne yazık ki-
kalbimize saldıran lümpen sürülerini

(*): Berfin Bahar, Aralık 2017, Sayı 238