Başka bir el bu yarayı saramaz Baksa kâlbe giden yolu göremez Yağmur dolu yağsa böyle vuramaz Açtığın yarayı sar da öyle git!
Bu ayrılık beni zaten öldürür Günden güne benzim betim soldurur Boşalsa kadehim senle doldurur Gel beni son defa gör de öyle git!
Unutamam asla ceylan gözlümü Yağmurca* gözümde yaşın süzümü Dağı mı sorarsın yoksa düzü mü Karabulutları gör de öyle git!
Dağ ceylanım dönüp ardına bakma Görünme gözüme, yoluma çıkma Kâlpten vurulmuşum bir daha yıkma Ya sar beni ya da vur da öyle git!
Aktaş gözünden yaş durmadan akar Eksilmez başından duman ile kar Gelir mi dağlara sensiz ilkbahar Gider iken dön bir, dur da öyle git!
Şaban AKTAŞ 02.08.2017 - 08.32
(*) Yağmurca : Halk dilinde Alageyik ya da dağ keçisi.
YÂD ELİ VAR YA DELİ VAR
Mor dağlarda bir deli var Başında kavak yeli var Dal kırmadan geçer sanma Her aşkın bir bedeli var
Eser bazı sabah yeli Dağılır saçının teli Yok gönlümün gonca gülü Bülbülün dudu dili var
Kendimi dinledim sustum Yel estikçe tele küstüm Yanardağdan ateş kustum Gözümde sevda seli var
Sana ne desem bil ki az Bu son desem o ilki az Kış bitmeden gelmez ki yaz Aşkın çağla/yan dili var
Döner devran tıkır tıkır Her şey var Allaha şükür Kâlp sen yoksun ondan fakir Yâd eli var ya deli var
Şaban AKTAŞ 02.08.2017 - 11.37
Fotoğraf: Şaban Aktaş
YAĞMURCA
Güllük Dağı* yaban gülleri açar Sarp yamaçlarından bir ceylan geçer Gözlerin gözüme yağmurca** düşer Bakışı gönlüme düş olan sensin!
Sürmeli gözlerin yağmurca durur Ardından dağları sis duman bürür Aşk kâlbi kurşunsuz göz ile vurur Gözleri gözüme yaş d/ olan sensin
Ahu ceylan o dağlarda işin ne Takıldım zülfüne düştüm peşine Bu can kurban ak gerdanda döşüne Gözleri gönlüme eş olan sensin
Aktaş sensiz ekmek aş da yiyemez Başkasına gülüm aşkım diyemez Sensiz hiçbir ele kaçıp gidemez Hasreti bağrıma taş olan sensin
Şaban AKTAŞ 02.08.2017
(*) Antalya’da Termessos Milli Parkı içindeki dağ, Antik Solimos dağı 1650 m. (**) Yağmurca: Halk dilinde Alageyik ya da dağ keçisi
YALIN SÖZLER
Gönülden sevenin sözleri yalın İnce sesiz yağan karlar gibidir Zülfünün telleri bam teli kalın Göğsünde ay gerdan parlar gibidir
Senle dağ başında bir bulut olsam Esen yelde yaban gülleri bulsam Bülbülle ağlayıp gül ile gülsem Aşk sende gül bahar dallar gibidir
Sen bende çok derin izler bıraktın Gözle görülmeyen gizler bıraktın Kâlbe esrarengiz duygular çaktın Beynimde şimşekler parlar gibidir
Şaban AKTAŞ 31.08.2017
AŞK BENİ İKİYE KATLAR
Dinamit bu; "Güm!" der patlar Kâlp, "Bu gelen kim?!" der patlar Bakma kâlbim darmadağın Aşk beni ikiye katlar!
Dikiş tutmaz kâlbim sökük Gözüm yaşlı boynum bükük Yaşlanmışım kırık dökük Aşk beni ikiye katlar
Kıyı serin engin derin Akdeniz elâ gözlerin Efil efil zülüflerin Aşk beni ikiye katlar
Billur damla su gibisin Gülün kokusu gibisin Bir kış uykusu gibisin Aşkı başka kim ispatlar?!
ÇOK TUZLU
Akdenizin çok tuzu var Öyleyse bir de kızı var; Antalya’da bir kız sevdim Gözümde hâlâ gözü var
Gözler deniz kestanesi En sıcak en dostanesi Kâlbim yanık hastanesi* İçimde deniz kızı var
Kirpikleri diken diken Gönül acısını çeken Ay yüzünü suya döken Yakamozlu bir sızı var
Ay aynadan ırak gibi Kaşı hilâl, orak gibi Venüs ile bayrak gibi Gözde deniz yıldızı var
Yok bu aşka başka emsal Dalga dalga köpük kumsal Ne bir rüyâ ne de masal Gözün der/ya çok tuzu var?!
Aktaş gönlün gül deryası Sanma gönül macerası Aşkın yüce en âlâsı Güneşi delen közü var!..
Şaban Aktaş 03.02.2017 - 09.08
(*) Antalya’da Yat Limanı’nda mendireğin üst tarafında denize bakan falezlerin olduğu yer Yanık Hastane olarak adlandırılır, eski Antalyalılar bilir. ( Mermerli Parkının üst tarafı)
ZAKKUM GÜLLERİ
Zakkum gülüm pembe beyaz Çok ağılı geçti o yaz Sen gittiğin yıldan beri Ne ağrım dindi ne poyraz
Mor dağlara karlar yağar Zakkum çiçek ağı sağar Dinmeyen kâlp ağrısı var Ne hasret bitti ne o yaz!
Sevdan ile coşan ırmak Dağdan dağa aşan ırmak Ne kadar zor seni bulmak Ne yağmur dindi ne ayaz!
Zakkum gülüm zehir zıkkım İnan sensiz candan bıktım Zehir küpü oldum çıktım Aşk bir Ağrı d/ağıdır yaz!
Aktaş bu da gelir geçer Aşk ağılı gülü seçer Gülü seven güneş içer Aşk en sıcak ateştir yaz!
Şaban AKTAŞ 03.08.2017 - 08.18
KAV ÇAKMAK
Aralayıp zamanın perdesini Penceresinde, çok değil, Ne var ne yok görmek gerek Yarım yüzyıl öncesinde...
Köylerde mahrumiyet vardı Yoksulduk, parasız pulsuz Yataksız yorgansız çulsuz Olanaksızlıklar içerisindeydik Muhtaçtık tek bir kibrit çöpüne!
Yalnız tütün için değil Yemek yapsın diye Ateş yakmak için dedemin Kava çakmak çaktığı günleri bilirim.
Bunlar şimdi size masal Değerini bilin çocuklar Ateş, yediğiniz ekmek İçtiğiniz su kadar kutsal!..
Ateş olmasaydı düşünün Yemeği nasıl yapardık Yapamazdık, aç yatar aç kalkardık!..
Şaban Aktaş 02.08.2017
İLHAM POSTASI
Uçup gitse de güvercin Göz göze iç içe perçin Odur senin esin perin Gönül gözün, büyükelçin!
Şaban AKTAŞ 02.08.2017
DİYET
Neye mal oldu bir bilsen Seni benden almaları; Bir çuval inciri döktük Sirke yaptık elmaları!
Yanağında yasak elma Düşe dal koynuma dalma Cehennemde yanıp kalma Yeme yasak elmaları!
Yazık oldu al elmaya Gövdesinde dal olmaya Dal ayıran yol bulmaya Haram etti gülmeleri!
Gittin geri dönüşün yok Yanar kâlbim sönüşün yok Saplandı sineme bir ok Budur canım almaları!..
Aşkı haram edip bana Kapattılar bir zindana İbret olsun tüm cihana Ferhat’ın dağ delmeleri Aktaş başı dertli ozan Kâlbi ateş kaynar kazan Yok mu hiç başı boş gezen; Nedir çöle salmaları?!
Şaban Aktaş 02.08.2017
ÖKÜZ
Ne eriyen kara bakmış ne de buza Binboğa dağlarından inmiş düze Ne iliştiyse yolunda gözüne güzel Sağ eliyle takmış sol boynuza Marifetimdir diyor; öküze bak öküze!
Tozu dumana katmış düzlüğü Bin boğaya bedel öküzlüğü!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
BAŞKA BİR EL BU YARAYI SARAMAZ şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BAŞKA BİR EL BU YARAYI SARAMAZ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
(...) Aktaş gözünden yaş durmadan akar Eksilmez başından duman ile kar Gelir mi dağlara sensiz ilkbahar Gider iken dön bir, dur da öyle git! Şiirlerinizi okumak güzeldi sayın Aktaş.Saygılar.
Aktaş gözünden yaş durmadan akar
Eksilmez başından duman ile kar
Gelir mi dağlara sensiz ilkbahar
Gider iken dön bir, dur da öyle git!
Şiirlerinizi okumak güzeldi sayın Aktaş.Saygılar.