DELİLİK TUTKUSU
Kıskıvrak...
Örselendikçe diken dolu bir kayanın, Bağrına saplanan... Uzun bir göç... Cüssesi kara ormanlarda, Kaybolan. Dingin savaşçı... Tükürüyorum. Rüzgara karşı. Yılan saçlı nefretimi, Doğuyor. Kaderinde adı yazılmamış , Kahır... Hep kahır... Bir kürsüde, Konuşmacı şimdi, Ve alkış sesleri... Ve hiç dinmeyen cenaze marşı... Alkış... Cenaze... Tezat... Karşı... Sök! Sök at içimdeki yedi başlı ejderi! Her başında, Organları çürüyor bendeki senin. Asla! Yara, Kara, Bir çukur aç kalbindeki toprağa. Merhamet sür . Hiç doğmamış aslına. Aslolan ... Kaybolan... Sürüklenen boylu boyunca... Bir intiharın , Yarım yamalak bitiş çizgisi... Sus! Kus! Ve bağışla! Bağışla ! Kulağını tırmalayan, Sonra sona, Sonra bir çiçek tarlasındaki Begonyalara, Yürüyen dizlerimi ... Düzen... Düzensiz... Kaos... Nedensiz... Bir baykuş ötüyor. Yatağımın ucundaki paslı yuvada. Gözlerim ... Gözlerim yanıyor. Uyku pınarlarımdan, Kehribar karışımlı acımın, Yankısı geçiyor. Bir baykuş ötüyor. Yüzümü teğet geçen, Yıkadığım, Çeşme başında. Sol yanımda. Ve ben... Delilik tutkusunda ... |