KAR ALTINDABir martı uçar gözlerimin ucunda Havuç burunlu bir adam edasında Bir ses yükselir, derinden bir çığlık Sorma bu gün İstanbul kar altında Birkaç çocuk kaymakta yol ortasında Yaşlı teyze yol gözler cam kenarında Islık çalar rüzgâr, titriyor ağaçlar Üşüyen neferler var, görev başında Kar düşer aralıkta ayaz sonrası Çiledir, yanmıyorsa evin sobası Kiler boş, dam akar, fukaraya miras Anadolu’da kara kışın tasası Kar tanesi düştü mü ocak başında Üşürdü çocuklar anne kucağında Bazen berekettir, bazen çiledir kar Anadolu’nun her karış toprağında Dağların zirvesinde inci beyazı Kardelen çiçeğine yaşam kaynağı Yüce hikmet var saklı durur içinde Kristalize olmuş, acımtırak gözyaşı ( KÜMBET ALTINDA DERGİSİ ) |