MİLLİ ŞAİRLER - II______________”Bu vatan, toprağın kara bağrında, ______________Sıra dağlar gibi duranlarındır.”OŞG. “Dur yolcu” demişti ya, Necmettin Halil Onan! Durmuştu yedi düvel, hem İngiliz hem Yunan! Yamaçlara yazdılar, çok uzaktan okunan; Lakin Vatan düşmanı, hainler hiç durdu mu? “Korkma” dedin ey Akif, korkmamak elde mi ki? Bıraktığın beldeler, hep aynı belde mi ki? Millet marşı unuttu, sor hiç gönülde mi ki? Yönetenler gördü de, defterini dürdü mü? Sen ki ey Şaik Gökyay, dedin “bu vatan kimin?” Türk’ten başka hiç kimse, diyemedi ceddimin! Milli şair Yurdakul “ben bir Türk’üm ”demiştin! Sanki zamanenin hiç, Türklük aşkı derdi mi? Hayranım milli şair Namık Kemal adına! Demişti; “arş yiğitler, vatanın imdadına!” Koştu, tüm Türk insanı, şairin feryadına! Millet verdi el ele, temizledi yurdumu… Eski milli değerler, artık hep alt üst oldu! Halkımızın arzusu, yapılan duble yoldu… Şimdi tüm o yollardan, vatana hain doldu! İş işten geçti heyhat, halk dizine vurdu mu? Siyaseti soktular, peygamber ocağına! Oturttular askeri, meczuplar kucağına… Saramadık yarayı, sıcağı sıcağına; Sorma sakın ey Ata’m, “ne yaptınız ordu mu?” Karaman-2017/06 Halil Şakir Taşçıoğlu ÜSTATLARDAN: Atatürk diyor; Şâkir, bunlar yeni seferim, Beni yatıyor sanma’n, hem gökte hem neferim, Bu bir celp denemesi, "Vatan" sonsuz zaferim, "Bu musîbed ne, Atam" diye soran oldu mu!?......................................................kadiryeter Ülke âşiret değil, ne de tek dalga radyo! Bindiği dalı kesen pek komedi tiyatro! Câhiller düz görüşler, olağanaltı kadro! Limon ile sirkeyi tadıp yayan kaldı mı!?.............................................................kadiryeter |
1-Mehmet Akif Ersoy:
İstiklal Marşımız yazan Millî şairimiz Akif, SAFAHAT kitabında,(Kitabın tamamına yakın şiirlerinde)
Bir mısraı ikiye, üçe bölerek; yer yer de bir şiirde birden fazla vezin(kalıp)kullanarak yazmıştır.
"Ki ruhum eyleyecek taebed o dehşeti yad.
Kesildi bir aralık inleyen hazin av az ...
N e oldu Arş 'a kadar yükselen o s uz ü güdaz?
O cuş içindeki iman?
Evet, huruş ederek işte rahmet İ Subbfih,
Bütün yüreklere serpildi kubbeden bir n1h:
Ruh-i itminan."(Ağa Camii)
(Bakınız: ito.org.tr/itoyayin/0020863.pdf)
*
"İki değnek gibi yükselmiş omuzlar yukarı.
- Otur oğlum, seni dikkatlice bir dinleyelim ...
Soyun evvelce fakat...
- Siz soyunuz, yok halim!
Soydu biçareyi üç beş kişi birden, o zaman
Aldı bir heykel-i üryan-ı setalet meydan! " (Hasta)
*
"Kime dert anlatırız? Bulsana dert anlayanı!
- Sözünüz doğru Müdür Bey; ne yapıp yapmalı; tek
Bu çocuk gitmelidir: Çünkü, eminim, pek pek,
Daha bir hafta yaşar, sonra sirayet de olur;
Böyle bir hastayı gönderse de mektep ma'zur:
- Bir mubassır çağırın.
- Buyrun efendim.
-Bana bak:
Hastanın gitmesi herhalde muvafık olacak.
"Sana tebdll-i heva tavsiye etmiş doktor;
Gezmiş o ls an açılırsın ... " diye bir fikrini sor:
"istemem!" der o, fakat dinleme, ikna' a çalış:
Kim bilir, belki de biçare çocuk anlamamış? "(Hasta)
*
Rahmetli Akif'imiz:
Böyle mısra yapılanması, yani sizin 6+5 Düz Koşma(Aşıklık Geleneğimizden) veya 7+7 kalıbı tutkunluğunuz dışında her türlü yeniliği denemiş ve müthiş de başarılı olmuştur.
Madem Akif milli şairimiz ve siz de pek beğeniyorsunuz, şu halde gittiği yoldan niye gitmiyorsunuz veya gidenlere aşağıda sunduğum gibi malum birisinin küfür ve suçlamalarına destek oluyorsunuz?
2-"Yurdumuz uçsuz bucaksız..
Gökte yıldız kadar köylerimiz var.
Ama uzak ama harap ama garipsi;
Alın benim gönlümden de o kadar…
Uçsuz bucaksız köylerimizde kuşlar gibi,
Her sabah çocuklar size uçar.
Ama küçük, ama büyüyen, ama güleç;
Alın benim gönlümden de o kadar…"
Diyen Orhan Şaik Gökyay ile Mevla nasip etti, tanışmak,sohbetinde bulunmak şerefine nail oldum.
Orhan Şaik Gökyay'ımız destan şiirimizin Dede Korkutu idi.
"Sayende"Başlıklı şiirinde;
"Bir tünelden çıkmış tren gibiyim,
Sağım solum, baktım, günlük güneşlik...
Ben bende değilken ben ben gibiyim,
Doldu içimdeki ölümcül boşluk
Sayende...
Topların yankısı bir uçtan uca;
Yağız erler yürür, yüceden yüce;
Şakıyan kılıçlar şavk verir gece;
Düzlere dönüşmüş kapkara taşlık
Sayende..."
Diyen üstadımızın manzum "DEDE KORKUD EFSANELERİ" ni hiç okumamışsınız galiba. Okusa idiniz, DESTAN YAZMA GELENEĞİ-SÖYLEME GELENEĞİndeki söz diziminin nasıl olduğunun farkına varırdınız ve Orhan Şaik Gökyay'ın yolundan gidenlere hakaret edenlere "ayıp ediyorsunuz" derdiniz...
Hemen (Bakınız: docs.google.com/file/d/0B34Gywb76ZhYMjhDenl2bWFvbjA/edit)okumanızı tavsiye ederim.
3- Namık Kemal'e gelince;
Yazdığı TİYATRO eserini dahi şiirle kaleme almış, Türk şiirinin ilk yenilikçi şairidir.
Çoğu şiirinde görüleceği gibi,
"Kudret ettikte taallûk fıtratin ahkâmına,
Kahrı hak bir dev halketmiş esaret namına;
Âlemin çökmüş o siklet sinei aramına,
Dehşetinden inliyor her zerre hâlâ dinleyin!
Bizdedir teyidi hak, aşkı hamiyet bizdedir,
Feyzi istikbal için ümmidi millet bizdedir;
Nefsine sâyeylemektir sanma şaîr âdemi,
Biz fedakârız delili ademiyet bizdedir!
Tuttu bir kıt’ayı akan kanın,
Çake çak oldu tigi bürranm,
Bayrağm parelendi, düştü yere,
Oldu her paresi cihana bere.
Bu mudur ruzu mahşerin şanı;
Ey mehi asumanı Osmanî,
Ne mehabetli inşikakın var!
Kurban edüp vücudümü ben ruhu millete,
Terkeyiedim hayatımı fikri hamiyyetle;
Cismim ademde olsa da hunuın boğar seni,
Vermem mecal ben sana halka kıyammete!"
diyen (bakınız:tr.scribd.com/doc/242824108/Ali-Ekrem-Bolayır-Namık-Kemal-pdf), aruzu aruzla, aruzu heceyle karan-kotaran;
önemli olanın "anlatım gücüdür" diyen "yenilikçiliğin lideri" Namık Kemal'in yolundan gitmeye çalışanlara(aşağıda görüleceği gibi)hakaretler yapanları desteklemezdiniz.
Ben olsam;
Bugüne kadar bu Millî Şairlerimizin şiirleriyle, şiirlerindeki vezin-kalıp-söylem teknikleriyle ilgilenmediysem ve bilgisiz isem derhal ilgilenir, teker teker araştırırdım.
4-"Bu yazının benim sayfamda ne işi var?" diyebilirsiniz. Bu yazı, şiiriniz ile yakından alâkalıdır da ondan.
Ayrıca desteklediğiniz kişi sayfasında bana "yasak koymuş", söylemlerine cevap veremediğimden burada yer almakta.
5-Netice olarak; biz kimsenin "neyi hangi vezinle-nasıl yazdığına bakmaya bakarız,ama, yazana da "niye bunu tercih ediyorsun?" diye hakaret de etmeyiz. Kızmayız yani.
Bırakın dileyen dilediği şekille -vezin-kalıpla yazsın. Önemli olan yazının içeriğidir.
6-Edebiyat Akımları edebiyat topluluklarının adıdır. Biz de bir edebiyat topluluğuyuz. Adımızı beğenmeyebilirsiniz. Saygı duyarız, ancak, hakarete varan sözlerden de rahatsız oluruz.
Bizi yargılayacak "zaman-edebiyat tarihi ve millet" olacaktır. Belki edebiyat tarihinin çöp sepetine atılacağız. Bizi anlamaya çalışmak yerine, nerelerden kimleri örnek almışız, hangi şairlerin yolunda olduğumuzu incelemek yerine, hiç analiz etmeden daha adımız geçer geçmez tepki koyanların da "korkak" olduklarını gayet iyi bilmekteyiz.
7-Teşekkürler, selamlar, saygılar...
Bahse konu zat-ı muhteremin sayfasındaki yorum paslaşmalarınız da şöyledir:
KARGADAN KORKAN TARLAYA DARI EKMEZ HALİL ŞAKİR. DURAĞI VE VARIŞ YERİ BELLİ OLMAYAN TİRENE BİNİLMEZ. BEN ÖLDSÜKTEN SONRA NASIL OLSA NE YAZABİLECEĞİM VE NE KONUŞABİLECEĞİM. OLDUM OLASI DİBACESİNDEN BİLE NEFRET ETTİŞĞİM SÖZDE GÜLCE AKIMI ŞİİR İÇİN ŞİMDİYE KADAR SUSTUM. BUNDAN SONRA SUSMAYACAĞIM. SELAM VE SEVGİLERİMLE. BU KONUDA BAYRAĞI ÇEKTİM. ARKAMIZDAN GELECEKLERE DE OLACAKTIR.(Necati Ocakçı)
------------
ben arkandayım aziz dostum...Allah yar ve yardımcın olsun...selam ve saygılar..(Halil Şakir)
-------------
ben, mutlu ettin arkadaşım. m. ceylan kendisnie selam veren yakın dostlarını kullandı. bir beni kullnamadı. siz onu kırmamak adına bazı isteklerini yerine getirdiniz. ama bundan sonrası önemli. ben onun akoımını 6 tane edebiyat profösörüne sordum, böyle bir akımdan haberiniz var mı dedim. hiç birisi böyle bir akımdan haberlerini olmadığını söylediler. sarhoş almanyalı ile sarhoş ökkeş ile sarhoş ceylan ile sarhoş ismail'in kurduğu akımın adı melamiliğin adı bilinmeyen bir kıytırık şubesi olurdu ancak. selamlarımla(Necati Ocakçı)
Saygılarımla.
Mustafa CEYLAN
edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=138971 <<<---Okumanız dileğimle...
MustafaCeylan tarafından 7/14/2017 6:28:53 PM zamanında düzenlenmiştir.