GÜLEMEDİM BİR TÜRLÜŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Gülmek, Allah’ın insanlara verdiği hediyelerin en kıymetlisi, en latifidir. Her aptal, her zalim, insanları ağlatabilir, fakat onları güldürmek kolay değildir.
Gençliğin o çağında duru, öyle de toydum, O aşk oyunlarını elemedim bir türlü, Cazibene kapıldım, sıcaklığına doydum, Şimdi gözyaşlarımı silemedim bir türlü. Sana karşı öyle bir sağır, öyle de kördüm, Düşünmeden başıma çözülmez çorap ördüm, Hayatımdan usandım, çekilmez dertler gördüm, Hesapsız cevapları bilemedim bir türlü. Şifadır bu diyerek hep zehrini tattırdın, Gençliğin aşk okunu şuursuzca attırdın, Âmâların yurdunda köre ayna sattırdın, O güzel sokaklarda kalamadım bir türlü. Yaman çıktın her zaman, aldattın durdun beni, Kâh düşürüp kâh vurup, yere savurdun beni, Şükranım diye diye yakıp kavurdun beni, Ömür boyu o dille olamadım bir türlü. Ne yapsam da dönmedin o hain damarından, Bir gün kurtulamazdım şerrinden şamarından, Ruhunu, yüreğini insanlık imarından, Geçirmeye çıkar yol bulamadım bir türlü. Hâlâ yüreğim beni böylesine ezenle, Yuvasını unutup, sorumsuzca gezenle, Hicran sardı her şeyi bozulmuş bir düzenle, Buz tutmuş o yüreği delemedim bir türlü. Yüzeyim Adana’da, seninle gönül ucum, Yılda bir Ramazan var, senle bitmez orucum, Hiç bayramını görmem, acaba nedir suçum? Ne ettim, ne yaptıysam gülemedim bir türlü. Şükran GÜNERİ 20/06/2017 |