Büyümek İstemiyorum - 243
Evvel zaman önce küçücük bir dünyam vardı
tanıdığım, bildiğim herkes iyiydi dünya benim etrafımda dönüyor gibiydi envai çeşit oyuncaklarım vardı, yalan ve riya bilmez arkadaşlarım menfaat yoktu, samimiydi tüm dostluklarım istanbul bayrampaşa da, sokaklarda misket oynar bisiklete biner, oyunlar oynardım kendi dünyamda mutluydum en kıymetli bendim, şampiyonluk kupası gibi elden ele geziyordum kah annemin kucağında, kah babamın omuzlarında kah dedemin sırtındaydım bir cennetteydim sanki, bir dediğim iki edilmezdi bu rüyadan uyanmak istemiyordum, kim ister ki? benim dünyamda savaş yoktu, kavga yoktu küslük, dargınlık, ayrılık ve gözyaşı.... insan büyüdükçe dertleri de büyürmüş derlerdi çok doğru..... ben büyümek istemiyorum sabahın köründe, yarı uykulu saatlere esir olmuş, şehrin kalabalığında işe gitmek için otobüs kuyruğunda yada gün ışığından bile yoksun metronun vagonunda olmak istemiyorum bütün gençliğimi bir masanın başında ve yahut bilgisayar karşısında yüzüne gülen arkandan kuyunu kazan maskeli insanlarla tüketmek istemiyorum emekli olup bazen evde, bazen kahvede tanıdık tanımadık insanlara hey gidi günler hey deyip maziye dönüp bozuk kaset gibi yeniden anlatmak yaşanmışlıkları ve ya içimde uhde kalan yaşanmamışlıklarla geçmişte yaşamak, bozuk saat gibi geri kalmak istemiyorum siz okuyup büyük adam olun, çoluk çocuğa karışın ama kendi çocuklarınızla bile vakit geçiremeden nasıl büyüdüklerinin bile farkına varmadan bir yanda askerlik bir yanda düğün telaşı derken çocuklarınıza veremediğiniz ilgi ve sevginizi torunlarınıza verin siz büyüyün yaşlanın ben büyümek istemiyorum, istemiyorum......... SADIK YILMAZ Tarih: 03.06.2017 ================================================= |