Gece Çiçeği
*
ah... ben seni leylaklar açarken sevdimdi papatyalar gülümserken baharla ah benim onulmazım, gece çiçeğim şiir gülüm, yeşil dünyam, sevgilim kalp kıran, yürek sökenim dokunulmadık, duyulmadık hangi söz geri getirir seni gitti gider can kuşum iyi mi... * yoksun artık öksüz kaldı göynük şarkılar, köz şiirler kadife türkülerde fesleğen kuşları lal soldu peygamber çiçekleri apansız yaralıdır tüm sevenlerin şimdi gözlerin ki iki yeşil uçurum derinleşmiştir artık alnındaki patikalar saçların bir tutam çiğdem serini... * ve ben imgelem kumaşı yırtık yalın ayak bir abdalım yollarda gecelerde bir cehennem karanlık hüzzam, hicaz şarkılar kulaklarımda ufkumuzda bir namussuz ayrılık nerden baksan onulmaz bir haldeyiz ah gözlerin ne kadar da derindi... * çaldı işte son kampanaları akşam trenlerinin gözlerimde bir tebernuş uykusu bakarım bakarım görünmez sülietin yol uzun, yol çamur, yol ıssız, korkulu söyle hangi tanrının gazabıdır bu hangi hayın aşığının bedduasıdır o yılgın bakışlardaki hüzün yüzündeki çılgın tipi... * herkes gitti bir ben kalmışım orta yerde böyle sevdalara yetişemeyen perişan şair avcumda bayram harçlığı kör topal birkaç şiir tüm servetim bu, kotarır mı aşkı söyle ah...sen yoksun, öyle yoksun, uzun yoksun hangi karanlıktan geçsem dilimde ıslık oluyorsun... * * . . . mehmet binboğa |
Her açıdan şiirdi.