56 her şey, her şeyŞehir karışmış her şey rengarenk küçük elleri mor çocukların turuncu giymiş anaları başıboş üreme organlarının nafakasız evlatları dilimin ucuna bir küfür musallat bu gün nerden baksam yol bulabilmek için uzaklara bin yılın hırsı avuçlarıma bulaştı sonsuzluk kere hiç oldu bir çok şey bazen bu tende sitemkar dokunuşlar ısıttı çiy düşmüş göğüsleri ve arda kalan unutulmuş bir masalı kendi dilinde dinleyen babasız çocuklar baş ucumda tükenmek üzere bir kandil veyahut her şey bir duble rakının bedenimdeki hükümdarlığı |
Kutlarım…
……………………………………Saygı ve Selamlar…