YAĞMURLAR YAĞARDI İSTANBUL’A
Yağmurlar yağardı İstanbul’a
Sonsuz bakışlar ardında Çisil Çisil düşerken yere her bir damla Ayrı bir güzellik gelirdi İstanbul’a Yağmurlar yağardı İstanbul’a Kızkulesi yine yalnızlığıyla baş başa Ama bugün yağmurlar var derdine çare Oda eşlik etmeliydi bu güzelliklere Şöyle bir doğruldu, Ve de oda hissetti bu bereketi iliklerinde Sanki bir şeyler söylemek istercesine Bir başka dalgalandı hilali göklerde… Yağmurlar yağardı İstanbul’a Gözyaşlarının yağmurlara karıştığı bir anda Bir ana uğurluyor oğlunu Haydarpaşa da vuslata Hicran dolu gözyaşlarıyla Aman yavrum üzülmesin diye bakamıyordu evladına Oğlu: yoksa ana ağlıyor musun dediği anda bile Bak yavrum: Yağmurlar yağıyor İstanbul’a diyordu ana… Yağmurlar yağardı İstanbul’a Deniz yeşil teninde Avare balıkçılar ekmek parası derdinde Bir balık fazla takılsa ağlarına Bir başka bakacaklardı yarınlarına… Yağmurlar yağardı İstanbul’a Çamlıca da sıcak bir çay ısıtıyorken yürekleri Boğaza başka bir ahenk bürünüyor Teker teker döküyor yüreklerden hüzünleri Yağmurlar yağıyor İstanbul’a Haydi, durma sende kaldır başını aç gözlerini Birer birer yakala incileri Hisset iliklerinde, bir gamze daha kat busene Sorarlarsa sendeki bu farklılığı şöyle de onlara: Bak Yağmurlar yağıyor İstanbul’a… |
Bak Yağmurlar yağıyor İstanbul’a…
rahmetttir yağsın içecek su lazım İstabuluma...